Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin
Muratcan Işıldak
Köşe Yazarı
Muratcan Işıldak
 

2023 Devam ediyor

Demokrasi kurumsallaşmış bir takım ilke ve uygulamalar ile özgürlüğün nihai teminatı ve koruyucusudur demokrasi gibi geniş bir konsepte çoğunluk yönetimi ve Rıza özgür ve Adil seçimlerin varlığı azınlık haklarının korunması temel insan haklarının gözetilmesi yasalar önünde eşitlik ve siyasal hayatta çoğulculuk alanlarının uzlaşılabilecek asgari kabulleri olduğu söylenir. Türkiye'nin seçim sürecinin demokrasisinin gereklerini tam olarak karşılayamadığını demokrasi endeksi puan dağılımını incelediğimizde görebiliyoruz çoğulculuk noktasında eksiği bulunduğunu en düşük puanın ise sivil özgürlükler alanında alındığını raporda açıkça görmekteyiz. Yıllara göre baktığımızda ise Türkiye'nin aldığı puanlara bakılacak olursa Türkiye endeksin ilk oluşturulduğu 2006 yılında Dünya ortalamasının üzerinde bir puan almış bulunmaktadır ve 2014 yılına kadar bunu sürdürmeyi başarmıştır ancak 2014 yılına geldiğinde Türkiye'nin demokrasi endeksi Bir önceki yıla göre %9'luk bir düşüş göstermiştir bu durum dünya ortalamasının altında kalmıştır ve 2015 yılından itibaren puandaki düşüş devam etmektedir ve dünya ortalaması ile arasındaki fark açılmaktadır. Bölge sıralamasında sonda yer alan Batı Avrupa ülkeleri arasında en düşük puana ve tek melez rejime sahip olan ülkemiz sivil özgürlükler kategorisinde de dramatik bir farkla bölgede en az puanı alan ülke ve bu kategoride Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkeleri ortalamasında da altında bir puana sahiptir. Türkiye'nin Batı Avrupa ülkelerinde Bir Hayli geride yer aldığı diğer bir kategori ise seçim süreci ve çoğulculuktur yine siyasal kültür alanında da bölgedeki en düşük puana ülkemiz sahiptir. Raporu incelediğimizde son olarak ülkemizin de arasında bulunduğu melez rejimlerin özellikle raporda şu şekilde tanımlanmıştır seçimlerin Adil ve veya Özgür olmasının önüne geçebilecek düzensizlikler muhalefet üzerinde baskının varlığı kusurlu demokrasi de olduğundan daha ciddi bir siyasal kültür zayıflığı hükümet işleyişinde ve siyasal katılımda aksaklık bu rejimlerde yolsuzluğun yaygın, kanunun güçsüz olduğunu ifade etmiştir. sivil toplumda yeterince güçlü bulunmuyor tipik olarak gazeteciler üzerinde baskı ve yargının tarafsızlığında zedelenme yönünde ifadeleri barındırdığını raporda görmekteyiz. Bütün insanların eşit olduğu her kişinin insan olarak sahip olduğu Yani tanımaları söz konusu olmayan ama saygı görmeleri ya da çiğnenmemeleri de söz konusu olmayan bir grup temel haklar daha vardır Bunlar her kişiye insan olarak olanaklarını geliştirebilmesini sağlayan ön koşullara ilişkin taleplerdir kişi açısından bakıldığında muamele ilkeleri olduğu görülen insan haklarına modern devlet açısından bakıldığında bu haklar toplumsal ilişkileri düzenleme ilkeleri ve kamu işleyişlerinin yönetimine ilişkin ilkeler yani hukukun türetileceği temel ilkeler ve temel Öncüler olarak karşımıza çıkmaktadır kişilerin insanın o belirli olanaklarını geliştirebilmelerini temel koşullarım dile getirip talep ediyorlar ve yaşama beslenme eğitilme hakları gibi insan hakları düşüncesinin temelinde bütün insanların yapı aynalığı ve Onur değer bakımından eşitliği kabulü bulunmaktadır. Çağımızın en önemli düşüncesi olan insan hakları ise ve tek tek insan hakları bazı ilkeler ise Çağdaş devlet hukukunu yalnız dinsel normlarda değil yerel kültürel normlarda da dayanmayan insan hakları ilkelerine getiriliş amaçlarına uygun bir biçimde kavramlaştırılan insan hakları ilkelerine dayanılarak oluşturulan ve işletilen devlettir insan haklarına dayalı devlet hukukun üstünlüğünü kabul eder ve Çağdaş devletin hiçbir şekilde insan hakları temel ve özgürleri yok sayacak bir anlayışla bağdaşmayacağını ortaya net bir şekilde vurgulamaktadır. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün de amaçladığı Türkiye Cumhuriyeti böyle bir devlet olsa gerek önce laikliği getirmesi ve hemen arkasından çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmayı Hedef olarak koyması laiklik ile çağdaşlık arasında ilginin farkında olduğunu göstermektedir. Peki toplum bu işin neresinde,  toplum kimlikleri Aşan bütün toplumu için üretilen bir siyaset istemektedir bu durumu onun toplum olarak istemesi ile de ilgilidir ve toplum olmak da bu türden kimlik sorunlarının çözüldüğü bir toplum dokusuna sahip olma talebidir en son olarak seçim sonrası balkon konuşması yapılması herkesin başkanı olacağım demesine rağmen gösterdiği icraattan Hala kendi kimliği içinde konuşan bir yapı görüntüsü vermesi ve başka birçok olay ve davranış çerçevesinde Türkiye'de hala çatışmacı kimlik politikalarının devam ettiğini açıkça göstermektedir Bu durumun ise toplumun isteklerine aykırı bir durum olduğu açık. Cumhuriyet Halk Partisi örgütü ciddi bir geleneğe ve deneyime sahip, Cumhuriyet Halk Partisi parti okulunun Etkin biçimde üyeleri eğitim vererek üye bağlılığını arttıran ve özellikle gençlik ve kadın kollarına yüksek önem veren çalışmalarıyla örgütü dinamik tutmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi'nin öncelikli hedefi bireyin özgürlüğünü sınırlayan toplumsal ekonomik ve siyasi engelleri ortadan kaldırmaktadır Oysa özellikle Dar gelirli yurttaşların önemli bir bölümü günlük yaşamını sürdürebilmek için kişilere ve kuruluşlara borçlu ve bağımlı hale getirilmiş durumdadır bağımlılık minnet duygusu olduğu kadar korkuyla beraberinde getiriyor ülkemiz korku ile Umut arasında sıkışmış bir çerçevenin içerisindedir. işten açılma işini yaptırma desteği kesilmesi cezalandırılma korkusu toplumda son derece yaygın olmaktadır. Cumhuriyet Halk Partisi başta laik sosyal hukuk devleti ve demokrasi olmak üzere cumhuriyetin temel değerlerini kararlılıkla savunan bir partidir. Ancak bu temel çizginin 1970'li yıllarda olduğu gibi sosyal Demokrat Bir siyasi programla desteklenmesi lazım olduğunu düşünüyorum. Bunun için özgürlükçü demokrasinin savunulması sosyal adaleti ve sosyal politikaları ön plana çıkaran projelerin geliştirilmesi ekonomik büyümenin ve Kalkınma odaklı bir yaklaşımın benimseyerek toplumla yapılan her kademedeki yaygın temaslarda halkın anlayacağı bir dilde aktarımlar yapılması büyük önem taşımaktadır.
Ekleme Tarihi: 17 Haziran 2023 - Cumartesi

2023 Devam ediyor

Demokrasi kurumsallaşmış bir takım ilke ve uygulamalar ile özgürlüğün nihai teminatı ve koruyucusudur demokrasi gibi geniş bir konsepte çoğunluk yönetimi ve Rıza özgür ve Adil seçimlerin varlığı azınlık haklarının korunması temel insan haklarının gözetilmesi yasalar önünde eşitlik ve siyasal hayatta çoğulculuk alanlarının uzlaşılabilecek asgari kabulleri olduğu söylenir.

Türkiye'nin seçim sürecinin demokrasisinin gereklerini tam olarak karşılayamadığını demokrasi endeksi puan dağılımını incelediğimizde görebiliyoruz çoğulculuk noktasında eksiği bulunduğunu en düşük puanın ise sivil özgürlükler alanında alındığını raporda açıkça görmekteyiz. Yıllara göre baktığımızda ise Türkiye'nin aldığı puanlara bakılacak olursa Türkiye endeksin ilk oluşturulduğu 2006 yılında Dünya ortalamasının üzerinde bir puan almış bulunmaktadır ve 2014 yılına kadar bunu sürdürmeyi başarmıştır ancak 2014 yılına geldiğinde Türkiye'nin demokrasi endeksi Bir önceki yıla göre %9'luk bir düşüş göstermiştir bu durum dünya ortalamasının altında kalmıştır ve 2015 yılından itibaren puandaki düşüş devam etmektedir ve dünya ortalaması ile arasındaki fark açılmaktadır. Bölge sıralamasında sonda yer alan Batı Avrupa ülkeleri arasında en düşük puana ve tek melez rejime sahip olan ülkemiz sivil özgürlükler kategorisinde de dramatik bir farkla bölgede en az puanı alan ülke ve bu kategoride Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkeleri ortalamasında da altında bir puana sahiptir. Türkiye'nin Batı Avrupa ülkelerinde Bir Hayli geride yer aldığı diğer bir kategori ise seçim süreci ve çoğulculuktur yine siyasal kültür alanında da bölgedeki en düşük puana ülkemiz sahiptir.

Raporu incelediğimizde son olarak ülkemizin de arasında bulunduğu melez rejimlerin özellikle raporda şu şekilde tanımlanmıştır seçimlerin Adil ve veya Özgür olmasının önüne geçebilecek düzensizlikler muhalefet üzerinde baskının varlığı kusurlu demokrasi de olduğundan daha ciddi bir siyasal kültür zayıflığı hükümet işleyişinde ve siyasal katılımda aksaklık bu rejimlerde yolsuzluğun yaygın, kanunun güçsüz olduğunu ifade etmiştir. sivil toplumda yeterince güçlü bulunmuyor tipik olarak gazeteciler üzerinde baskı ve yargının tarafsızlığında zedelenme yönünde ifadeleri barındırdığını raporda görmekteyiz.

Bütün insanların eşit olduğu her kişinin insan olarak sahip olduğu Yani tanımaları söz konusu olmayan ama saygı görmeleri ya da çiğnenmemeleri de söz konusu olmayan bir grup temel haklar daha vardır Bunlar her kişiye insan olarak olanaklarını geliştirebilmesini sağlayan ön koşullara ilişkin taleplerdir kişi açısından bakıldığında muamele ilkeleri olduğu görülen insan haklarına modern devlet açısından bakıldığında bu haklar toplumsal ilişkileri düzenleme ilkeleri ve kamu işleyişlerinin yönetimine ilişkin ilkeler yani hukukun türetileceği temel ilkeler ve temel Öncüler olarak karşımıza çıkmaktadır kişilerin insanın o belirli olanaklarını geliştirebilmelerini temel koşullarım dile getirip talep ediyorlar ve yaşama beslenme eğitilme hakları gibi insan hakları düşüncesinin temelinde bütün insanların yapı aynalığı ve Onur değer bakımından eşitliği kabulü bulunmaktadır.

Çağımızın en önemli düşüncesi olan insan hakları ise ve tek tek insan hakları bazı ilkeler ise Çağdaş devlet hukukunu yalnız dinsel normlarda değil yerel kültürel normlarda da dayanmayan insan hakları ilkelerine getiriliş amaçlarına uygun bir biçimde kavramlaştırılan insan hakları ilkelerine dayanılarak oluşturulan ve işletilen devlettir insan haklarına dayalı devlet hukukun üstünlüğünü kabul eder ve Çağdaş devletin hiçbir şekilde insan hakları temel ve özgürleri yok sayacak bir anlayışla bağdaşmayacağını ortaya net bir şekilde vurgulamaktadır.

Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün de amaçladığı Türkiye Cumhuriyeti böyle bir devlet olsa gerek önce laikliği getirmesi ve hemen arkasından çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmayı Hedef olarak koyması laiklik ile çağdaşlık arasında ilginin farkında olduğunu göstermektedir.

Peki toplum bu işin neresinde,  toplum kimlikleri Aşan bütün toplumu için üretilen bir siyaset istemektedir bu durumu onun toplum olarak istemesi ile de ilgilidir ve toplum olmak da bu türden kimlik sorunlarının çözüldüğü bir toplum dokusuna sahip olma talebidir en son olarak seçim sonrası balkon konuşması yapılması herkesin başkanı olacağım demesine rağmen gösterdiği icraattan Hala kendi kimliği içinde konuşan bir yapı görüntüsü vermesi ve başka birçok olay ve davranış çerçevesinde Türkiye'de hala çatışmacı kimlik politikalarının devam ettiğini açıkça göstermektedir Bu durumun ise toplumun isteklerine aykırı bir durum olduğu açık.

Cumhuriyet Halk Partisi örgütü ciddi bir geleneğe ve deneyime sahip, Cumhuriyet Halk Partisi parti okulunun Etkin biçimde üyeleri eğitim vererek üye bağlılığını arttıran ve özellikle gençlik ve kadın kollarına yüksek önem veren çalışmalarıyla örgütü dinamik tutmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi'nin öncelikli hedefi bireyin özgürlüğünü sınırlayan toplumsal ekonomik ve siyasi engelleri ortadan kaldırmaktadır Oysa özellikle Dar gelirli yurttaşların önemli bir bölümü günlük yaşamını sürdürebilmek için kişilere ve kuruluşlara borçlu ve bağımlı hale getirilmiş durumdadır bağımlılık minnet duygusu olduğu kadar korkuyla beraberinde getiriyor ülkemiz korku ile Umut arasında sıkışmış bir çerçevenin içerisindedir. işten açılma işini yaptırma desteği kesilmesi cezalandırılma korkusu toplumda son derece yaygın olmaktadır. Cumhuriyet Halk Partisi başta laik sosyal hukuk devleti ve demokrasi olmak üzere cumhuriyetin temel değerlerini kararlılıkla savunan bir partidir. Ancak bu temel çizginin 1970'li yıllarda olduğu gibi sosyal Demokrat Bir siyasi programla desteklenmesi lazım olduğunu düşünüyorum. Bunun için özgürlükçü demokrasinin savunulması sosyal adaleti ve sosyal politikaları ön plana çıkaran projelerin geliştirilmesi ekonomik büyümenin ve Kalkınma odaklı bir yaklaşımın benimseyerek toplumla yapılan her kademedeki yaygın temaslarda halkın anlayacağı bir dilde aktarımlar yapılması büyük önem taşımaktadır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.