Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin
Süleyman Çokay
Köşe Yazarı
Süleyman Çokay
 

Gündüz Kuşağı ve Drama Dizileri Psikolojik Yapımızı Tehdit ediyor

Son dönemlerde ekran bağımlılığı ile birlikte TV Programları olumsuz model olarak, aile ve psikolojik yapımızı tehdit etmeye başlamıştır. Konuyla ilgili olarak Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneğinin açıklamaları çok değerli. Programlarda terk edilen çocuklar, evden kaçan anneler, şiddet uygulayan babalar, aile içi dolandırıcılık, şiddet, çocuğunun başkasından olduğunu öğrenen eşler, evlerinden kaçan gençler, sağlıksız cinsel ilişkiler, birilerini öldürüp programa çıkan insanlar vs. tüm topluma gösterilmektedir. Tüm bunlar bu programlar aracılığıyla, çocuklar başta olmak üzere, tüm toplumun ruh sağlığını v aile yapısını tehdit etmektedir. Programların özellikle çocukların en çok izleme saatlerinde ve birçok kanalda benzer içerikle aynı anda yayınlanması ise insanlarımızı ve çocukları bu programları izlemeye zorlamaktadır. Özellikle salgın sürecinde evlerinde vakit geçirmek zorunda kalan yetişkinlerin, okulların kapalı olmasından kaynaklı eve kapanan çocukların bu görüntülere ve hikâyelere maruz kalmaması imkânsız hale gelmiştir.( Ara tatil ve zorunlu tatil dönemlerinde de tekrarlandı)  Salgın sürecinin hali hazırda yarattığı psikolojik tahribata bir de medyanın bu sorumsuz, duyarsız ve etik olmayan tutumunun eklenmesinin yarattığı istismar ileri boyutlara ulaşmış, çocuklarımız rol model olarak kullanmaya başlamış, çok sık rastlanmayan aile içi olayların ifşası genel aile yapımızı da etkilemekte, aile için güven ilişkilerini olumsuz etkilemektedir. Meslektaşlarımızın ilettiği bilgiler çocukların ve aile bireylerinin kendi aile yapılarında özdeşim kurmaya çalıştıkları yüksek derecede ifade edilmeye başlanmıştır. Programlarda sunucuların ya da yapımcıların bu davranışları kınaması ya da karşı çıkılması bir anlam ifade etmemekte sonuç olarak olumsuz rol modeller sunulmasını engellememektedir. Bu örneklerin ekranlardan paylaşılması bile çocukların ve gençlerin ruh sağlığını oldukça olumsuz etkilediği için bir istismar sayılmakta, çocuklarda terk edilme kaygıları yaratmakta, güven duygusunun zedelenmesini sağlamakta, en basitinden zihinsel karmaşa yaratarak kişilik gelişiminde kritik bir dönemde olan çocuk ve gençler için büyük bir tehdit oluşturmaktadır.  Her gün yayınlanan ve gün geçtikçe sayısı artan bu programlarda ve dizilerde, her türlü anormal davranış, şiddet, ihmal ve istismar, sağlıksız aile yapıları gösterilerek çocuklarımızı ve toplumun ruhsal yapısına onarılmaz zararlar verilmektedir. Ayrıca bazı gündüz kuşağı programlarda hak arama adı altında programa çıkan insanlara da psikolojik, sözel ve toplumsal şiddet uygulanmaktadır. Her türlü aşağılama, bağırma, hakaret ve linç, reyting uğruna tüm izleyiciye gösterilmektedir. Suçlu ya da suçsuz insanlar yargılanmakta, sosyal linçe uğramakta, insanların konuşmasıyla, engeliyle ya da farklı bir özelliğiyle dalga geçilmesinin önü açılmaktadır. Öğrenci ve ailelerle çalışan psikolojik Danışman üyelerimizce, çocuklarımız, gençlerimiz ve ailelerimizin en yoğun izleme saatlerinde maruz kaldığı program ve diziler toplum ve birey sosyal yapısına olumsuz etkileri ile ilgili örnekler sunmakta olumsuz psikolojik etkileri ve sonuçları ile meslektaşlarımız daha sık karşılaştıklarını iletmektedir. Ailelerimize tavsiyemiz özellikle pandemi zorunlu tatiller, resmi tatil dönemlerinde döneminde, sadece çocuklarımızı değil, yetişkin olarak bizleri de olumsuz duygulara yönelten, ruh sağlığımızı etkileyerek, olumsuz duygu düşüncelere yönelten, sosyal ilişkilerimizi olumsuz etkileyen, birbirimize güven duygumuzu zedeleyen ilgili dizi ve gündüz kuşağı programlarını dikkat etmeleri ve daha seçici olmalarıdır.
Ekleme Tarihi: 02 Mart 2023 - Perşembe

Gündüz Kuşağı ve Drama Dizileri Psikolojik Yapımızı Tehdit ediyor

Son dönemlerde ekran bağımlılığı ile birlikte TV Programları olumsuz model olarak, aile ve psikolojik yapımızı tehdit etmeye başlamıştır. Konuyla ilgili olarak Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneğinin açıklamaları çok değerli.

Programlarda terk edilen çocuklar, evden kaçan anneler, şiddet uygulayan babalar, aile içi dolandırıcılık, şiddet, çocuğunun başkasından olduğunu öğrenen eşler, evlerinden kaçan gençler, sağlıksız cinsel ilişkiler, birilerini öldürüp programa çıkan insanlar vs. tüm topluma gösterilmektedir. Tüm bunlar bu programlar aracılığıyla, çocuklar başta olmak üzere, tüm toplumun ruh sağlığını v aile yapısını tehdit etmektedir. Programların özellikle çocukların en çok izleme saatlerinde ve birçok kanalda benzer içerikle aynı anda yayınlanması ise insanlarımızı ve çocukları bu programları izlemeye zorlamaktadır.

Özellikle salgın sürecinde evlerinde vakit geçirmek zorunda kalan yetişkinlerin, okulların kapalı olmasından kaynaklı eve kapanan çocukların bu görüntülere ve hikâyelere maruz kalmaması imkânsız hale gelmiştir.( Ara tatil ve zorunlu tatil dönemlerinde de tekrarlandı)  Salgın sürecinin hali hazırda yarattığı psikolojik tahribata bir de medyanın bu sorumsuz, duyarsız ve etik olmayan tutumunun eklenmesinin yarattığı istismar ileri boyutlara ulaşmış, çocuklarımız rol model olarak kullanmaya başlamış, çok sık rastlanmayan aile içi olayların ifşası genel aile yapımızı da etkilemekte, aile için güven ilişkilerini olumsuz etkilemektedir. Meslektaşlarımızın ilettiği bilgiler çocukların ve aile bireylerinin kendi aile yapılarında özdeşim kurmaya çalıştıkları yüksek derecede ifade edilmeye başlanmıştır.

Programlarda sunucuların ya da yapımcıların bu davranışları kınaması ya da karşı çıkılması bir anlam ifade etmemekte sonuç olarak olumsuz rol modeller sunulmasını engellememektedir. Bu örneklerin ekranlardan paylaşılması bile çocukların ve gençlerin ruh sağlığını oldukça olumsuz etkilediği için bir istismar sayılmakta, çocuklarda terk edilme kaygıları yaratmakta, güven duygusunun zedelenmesini sağlamakta, en basitinden zihinsel karmaşa yaratarak kişilik gelişiminde kritik bir dönemde olan çocuk ve gençler için büyük bir tehdit oluşturmaktadır.  Her gün yayınlanan ve gün geçtikçe sayısı artan bu programlarda ve dizilerde, her türlü anormal davranış, şiddet, ihmal ve istismar, sağlıksız aile yapıları gösterilerek çocuklarımızı ve toplumun ruhsal yapısına onarılmaz zararlar verilmektedir.

Ayrıca bazı gündüz kuşağı programlarda hak arama adı altında programa çıkan insanlara da psikolojik, sözel ve toplumsal şiddet uygulanmaktadır. Her türlü aşağılama, bağırma, hakaret ve linç, reyting uğruna tüm izleyiciye gösterilmektedir. Suçlu ya da suçsuz insanlar yargılanmakta, sosyal linçe uğramakta, insanların konuşmasıyla, engeliyle ya da farklı bir özelliğiyle dalga geçilmesinin önü açılmaktadır.

Öğrenci ve ailelerle çalışan psikolojik Danışman üyelerimizce, çocuklarımız, gençlerimiz ve ailelerimizin en yoğun izleme saatlerinde maruz kaldığı program ve diziler toplum ve birey sosyal yapısına olumsuz etkileri ile ilgili örnekler sunmakta olumsuz psikolojik etkileri ve sonuçları ile meslektaşlarımız daha sık karşılaştıklarını iletmektedir.

Ailelerimize tavsiyemiz özellikle pandemi zorunlu tatiller, resmi tatil dönemlerinde döneminde, sadece çocuklarımızı değil, yetişkin olarak bizleri de olumsuz duygulara yönelten, ruh sağlığımızı etkileyerek, olumsuz duygu düşüncelere yönelten, sosyal ilişkilerimizi olumsuz etkileyen, birbirimize güven duygumuzu zedeleyen ilgili dizi ve gündüz kuşağı programlarını dikkat etmeleri ve daha seçici olmalarıdır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.