Rıdvan Eşin
Ünüllar Hidrolik
Fibar
Süleyman Çokay
Köşe Yazarı
Süleyman Çokay
 

DEPREM KORKUSUNU BİLİNÇLE YÖNETMEK: RUHSAL DAYANIKLILIĞIN ANAHTARI

Deprem, insan yaşamında en çok belirsizlik ve kontrol kaybı duygusunu tetikleyen olaylardan biridir. Bu nedenle yalnızca fiziksel hazırlık değil, ruhsal dayanıklılığın da afet öncesi süreçte güçlendirilmesi gerekir. Psikolojik sağlamlık, bireyin stres ve travmatik yaşantılara rağmen işlevselliğini sürdürebilme, duygusal dengeyi koruyabilme ve toparlanma kapasitesini ifade eder. Bu sağlamlık doğuştan gelen bir özellik değildir; yaşam boyunca öğrenilen, deneyimle gelişen bir beceridir. Araştırmalar, psikolojik sağlamlığın üç temel bileşeni üzerinde durur: bilişsel esneklik, duygusal düzenleme ve sosyal destek. Bilişsel esneklik, kriz durumlarında “felaketleştirme” eğilimini azaltır. Deprem riskini konuşmak veya plan yapmak kişide kaygı yaratabilir; ancak bu kaygıyı inkâr etmek yerine, gerçekçi düşünme becerisiyle dengelemek gerekir. “Evet, deprem olabilir ama ben elimden gelen hazırlığı yapıyorum” diyebilmek, zihinsel esnekliğin bir göstergesidir. Duygusal düzenleme ise korku, panik veya çaresizlik duygularının farkında olarak, bu duyguların kontrolü altında kalmadan hareket edebilme kapasitesidir. Düzenli nefes egzersizleri, farkındalık çalışmaları ve stres yönetimi teknikleri bu beceriyi güçlendirir. Özellikle çocuklar için afetle ilgili konuşmaların açık, sakin ve güven veren bir tonda yapılması, duygusal düzenlemenin aile içinde öğrenilmesini sağlar. Sosyal destek, bireyin dayanıklılığını artıran en önemli dışsal faktördür. Topluluk içindeki aidiyet duygusu, kriz anında yalnız olmadığını bilmek, kişiye güven ve umut kazandırır. Komşuluk ilişkilerinin canlı tutulması, okul-aile iş birliğinin güçlü olması ve yerel dayanışma ağlarının kurulması, deprem öncesinde ruhsal dayanıklılığın temelini oluşturur. Sonuç olarak, psikolojik sağlamlık bir refleks değil, geliştirilebilir bir kapasitedir. Afet öncesinde bireylerin ve kurumların bu farkındalıkla hareket etmesi, olası bir sarsıntının ardından toplumsal iyileşme sürecini hızlandırır. Depreme hazırlık yalnızca fiziki önlemlerle değil, güçlü bir ruhsal zeminle mümkündür.
Ekleme Tarihi: 01 Kasım 2025 -Cumartesi

DEPREM KORKUSUNU BİLİNÇLE YÖNETMEK: RUHSAL DAYANIKLILIĞIN ANAHTARI

Deprem, insan yaşamında en çok belirsizlik ve kontrol kaybı duygusunu tetikleyen olaylardan biridir. Bu nedenle yalnızca fiziksel hazırlık değil, ruhsal dayanıklılığın da afet öncesi süreçte güçlendirilmesi gerekir. Psikolojik sağlamlık, bireyin stres ve travmatik yaşantılara rağmen işlevselliğini sürdürebilme, duygusal dengeyi koruyabilme ve toparlanma kapasitesini ifade eder.

Bu sağlamlık doğuştan gelen bir özellik değildir; yaşam boyunca öğrenilen, deneyimle gelişen bir beceridir. Araştırmalar, psikolojik sağlamlığın üç temel bileşeni üzerinde durur: bilişsel esneklik, duygusal düzenleme ve sosyal destek.

Bilişsel esneklik, kriz durumlarında “felaketleştirme” eğilimini azaltır. Deprem riskini konuşmak veya plan yapmak kişide kaygı yaratabilir; ancak bu kaygıyı inkâr etmek yerine, gerçekçi düşünme becerisiyle dengelemek gerekir. “Evet, deprem olabilir ama ben elimden gelen hazırlığı yapıyorum” diyebilmek, zihinsel esnekliğin bir göstergesidir.

Duygusal düzenleme ise korku, panik veya çaresizlik duygularının farkında olarak, bu duyguların kontrolü altında kalmadan hareket edebilme kapasitesidir. Düzenli nefes egzersizleri, farkındalık çalışmaları ve stres yönetimi teknikleri bu beceriyi güçlendirir. Özellikle çocuklar için afetle ilgili konuşmaların açık, sakin ve güven veren bir tonda yapılması, duygusal düzenlemenin aile içinde öğrenilmesini sağlar.

Sosyal destek, bireyin dayanıklılığını artıran en önemli dışsal faktördür. Topluluk içindeki aidiyet duygusu, kriz anında yalnız olmadığını bilmek, kişiye güven ve umut kazandırır. Komşuluk ilişkilerinin canlı tutulması, okul-aile iş birliğinin güçlü olması ve yerel dayanışma ağlarının kurulması, deprem öncesinde ruhsal dayanıklılığın temelini oluşturur.

Sonuç olarak, psikolojik sağlamlık bir refleks değil, geliştirilebilir bir kapasitedir. Afet öncesinde bireylerin ve kurumların bu farkındalıkla hareket etmesi, olası bir sarsıntının ardından toplumsal iyileşme sürecini hızlandırır. Depreme hazırlık yalnızca fiziki önlemlerle değil, güçlü bir ruhsal zeminle mümkündür.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.