Evrenin çapını bilim adamları henüz tam olarak belirleyemedi. Evrende o kadar çok gök cismi var ki, sayı ile ifade edilemeyecek boyutta.
Evrendeki yıldızlar, çoğunlukla hidrojen, helyum ve az miktarda diğer elementlerden oluşan, devasa büyüklüklerdeki sıcak gaz toplarıdır. Evrende bir septilyon yani (10.000.000.000.000.000.000.000.000) sayısından daha fazla yıldız olabileceği tahmin ediliyor. Bunlardan biri de Dünya’nın etrafında yol aldığı ve yaşam kaynağımız yıldız olan Güneş'tir. Yarıçap uzunluğu yaklaşık 700 bin km olan Güneş, hacmen yaklaşık 1,3 milyon tane Dünya’yı içine alabilir. Bu büyüklük evrendeki bazı yıldızlarla kıyaslandığında bizim Güneşimiz epey küçük kalıyor. Çünkü evrende Güneş’ten binlerce kat büyük başka yıldızlar bulunuyor. Gelin şimdi hep birlikte bu devasa yıldızlardan birine daha yakından tanıyalım.
"Stephenson 2-18"
Stephenson 2-18, Dünya’dan yaklaşık 18.900 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir süper dev yıldız. Yüzey sıcaklığı yaklaşık 3.000 °C (3.200 K) olan Stephenson 2-18’in yarıçapı Güneş’in yarıçapının yaklaşık 2.150 katı. Yani bu yıldızın yarı çapı 1,5 milyar kilometre, çapı ise 3 milyar kilometredir. Bu yıldızın içine mşkysrlarca dünya sığabilir. Bu ölçülere göre, ışık hızıyla giden bir araçla bu yıldızın çevresini ancak 5 günde dolaşabilirsiniz. Ortalama saatte 100 km ile giden bir araç ile ancak 3.425 yılda dolaşabilirsiniz. Tabi ömrünüz yeterse.
Stephenson 2-18 yıldızı, Samanyolu Gök Adası’ndaki Scutum Takımyıldızı’nda bulunan Stephenson 2 açık kümesinin bir üyesi. Stephenson 2-18, adını 1990 yılında Stephenson 2 kümesini keşfeden Amerikalı gökbilimci Charles Bruce Stephenson’dan alıyor.
İşte bu kadar büyük Evren içinde küçücük güneşimizin etrafında dolaşan küçücük bir dünyamız var. Biz ise bu dünya üzerinde çok kısa bir süreden beridir yaşıyoruz. Dünyanın oluşumunun dört buçuk milyar yıl önce olduğu ve ilkel insanının iki buçuk milyon yıl önce ortaya çıktığı ve tarihin bilinen döneminin yaklaşık on bin yıl olduğu düşünülürse, ortalama yetmiş yıl yaşayan insan ömrünün ne kadar kısa olduğunu anlarsınız.
Tüm bu şartlara rağmen halen kendini vazgeçilmez gören, kendisinin olmadığında işlerin yürümeyeceğini, zamanın duracağını ve en garibi ise kendini ilginç şekilde büyük gören insanlar var. Bu tipler kendi kibirlerinin içinde yok oluyorlar ama haberleri yok. Bu dünya üzerinde ne krallar ne padişahlar ne firavunlar ne sultanlar ne diktatörler gelip geçti, ne saraylar yaptırdılar ama şimdi hiçbiri ortada yok.
Oturup düşünelim; bugün yaşıyoruz, yarın ne olacağımız belli mi? Bu hırs, bu kibir nereye kadar? Evrendeki küçücük Dünya üzerinde kısa süre yaşayan küçücük canlılar olduğumuzu, doğa karşısında çaresiz ve önemsiz olduğumuzu unutmayalım. İnsanca yaşam sürelim, diğer insanlara insan değeri verelim. Bunun için yarın çok geç olabilir.
"Yalnız erdemi bilmek yetmez, ona sahip olmak, onu yapmak da gerekir." (Aristoteles)