avcılar escort
Rıdvan Eşin
Ünüllar Hidrolik
Elvan Çetin
Köşe Yazarı
Elvan Çetin
 

NAPOLYON'A SELAM OLSUN!

George Orwell, Hayvan Çiftliği adlı romanında, baskıya karşı başlayan umut dolu bir devrimin, zamanla nasıl kendi canavarını yarattığını anlatır. Kitapta hayvanlar, kendilerini ezen efendilerine karşı ayaklanır, çiftliği ele geçirir. ‘’Artık herkes eşittir’’ der. Ama zamanla, o eşitlik duvarına eklenen küçük bir cümle her şeyi değiştirir: “Bütün hayvanlar eşittir, ama bazıları daha eşittir!” Bugün Aydın siyasi yaşamına baktığımızda, Orwell’in çiftliğiyle bizim yerel siyasi yapımız arasında ürkütücü benzerlikler görmek mümkündür. Eşitlik sözde kaldı Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, yıllardır kenti yöneten bir figürdür. Bir dönem “halkçı başkan” olarak sahneye çıktı, akabinde ‘topuklu efe’ namını aldı, çarşıda pazarda yer sofralarında halkla iç içe fotoğraflar verdi. Ancak aradan geçen yıllar içinde etrafındaki yapı giderek daha fazla siyasi oldu ve Sayın Çerçioğlu halktan ve icraattan uzaklaştı. Kim gerçekten eşit? Sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve yerel basın da bu düzenin bir parçası olmuş durumda. Bazıları yıllardır aynı koltukta oturuyor, şehirde en ufak bir farklılaşma yok. Eleştiren değil, alkışlayan kazanıyor! Tıpkı Orwell’in çiftliğinde olduğu gibi, “doğru yerde duranlar” istedikleri ayrıcalığa kavuşuyor; Diğerleri, onlar ne kadar çalışırsa çalışsın, Hayvan Çiftliği’nin önemli karakteri Boxer adlı at gibi, “daha çok çalışmalıyım” diyerek yıpranıyor ama sonunda emekleri boşa çıkıyor. Eleştiri düşmanlık değildir Aydın’da muhalefet etmek, soru sormak, denetim istemek; birilerini hedef almak değil, kamu yararını savunmaktır. Liyakat mı sadakat mi sorusu sadece Ankara’ya değil, Aydın’a da sorulmalıdır. Zira bugün “eşitlik” iddiasıyla yönetenlerin, kendilerini hukukun, denetimin ve eleştirinin üstünde görmeye başladığı her yerde yozlaşma kaçınılmaz olur. Hayvan Çiftliği’nde en sonunda hayvanlar, pencereden içeri baktıklarında domuzlarla insanların artık ayırt edilemediğini görür. Biz de Aydın’da aynı tehlikeyle karşı karşıyaysak, “Kim daha eşit?” sorusunu sormak zorundayız. Çünkü yöneten kim olursa olsun, ‘’emanet halkındır ve gerçek eşitlik gücü sınırlayabildiğimiz ölçüde var olur.’’ Şehrin bireyleri olarak; şehrimizi yöneten atanmış ve seçilmişlerden hayatın olağan akışına uygun insani isteklerimiz vardır. Bunlar; tarım kenti olan yeri geldiğinde Menderes nehri ve ovasıyla gurur duyduğumuz toprakların tarım adına korunup kollanmasıdır. Hidroelektrik santrallerinin Aydın iline ekonomik ve ekolojik olarak artı ve eksileri bilinmelidir. Modern yaşam alanlarına kavuşmak temel ihtiyacımızdır. Verimli Aydın topraklarında en temiz ve ucuz suyu kullanmakda hakkımızdır! Aydın’ın Napolyon’una selam olsun.  
Ekleme Tarihi: 23 June 2025 - Monday

NAPOLYON'A SELAM OLSUN!

George Orwell, Hayvan Çiftliği adlı romanında, baskıya karşı başlayan umut dolu bir devrimin, zamanla nasıl kendi canavarını yarattığını anlatır. Kitapta hayvanlar, kendilerini ezen efendilerine karşı ayaklanır, çiftliği ele geçirir. ‘’Artık herkes eşittir’’ der. Ama zamanla, o eşitlik duvarına eklenen küçük bir cümle her şeyi değiştirir:

“Bütün hayvanlar eşittir, ama bazıları daha eşittir!”

Bugün Aydın siyasi yaşamına baktığımızda, Orwell’in çiftliğiyle bizim yerel siyasi yapımız arasında ürkütücü benzerlikler görmek mümkündür.

Eşitlik sözde kaldı

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, yıllardır kenti yöneten bir figürdür. Bir dönem “halkçı başkan” olarak sahneye çıktı, akabinde ‘topuklu efe’ namını aldı, çarşıda pazarda yer sofralarında halkla iç içe fotoğraflar verdi. Ancak aradan geçen yıllar içinde etrafındaki yapı giderek daha fazla siyasi oldu ve Sayın Çerçioğlu halktan ve icraattan uzaklaştı.

Kim gerçekten eşit?

Sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve yerel basın da bu düzenin bir parçası olmuş durumda. Bazıları yıllardır aynı koltukta oturuyor, şehirde en ufak bir farklılaşma yok. Eleştiren değil, alkışlayan kazanıyor!

Tıpkı Orwell’in çiftliğinde olduğu gibi, “doğru yerde duranlar” istedikleri ayrıcalığa kavuşuyor; Diğerleri, onlar ne kadar çalışırsa çalışsın, Hayvan Çiftliği’nin önemli karakteri Boxer adlı at gibi, “daha çok çalışmalıyım” diyerek yıpranıyor ama sonunda emekleri boşa çıkıyor.

Eleştiri düşmanlık değildir

Aydın’da muhalefet etmek, soru sormak, denetim istemek; birilerini hedef almak değil, kamu yararını savunmaktır. Liyakat mı sadakat mi sorusu sadece Ankara’ya değil, Aydın’a da sorulmalıdır. Zira bugün “eşitlik” iddiasıyla yönetenlerin, kendilerini hukukun, denetimin ve eleştirinin üstünde görmeye başladığı her yerde yozlaşma kaçınılmaz olur.

Hayvan Çiftliği’nde en sonunda hayvanlar, pencereden içeri baktıklarında domuzlarla insanların artık ayırt edilemediğini görür. Biz de Aydın’da aynı tehlikeyle karşı karşıyaysak, “Kim daha eşit?” sorusunu sormak zorundayız. Çünkü yöneten kim olursa olsun, ‘’emanet halkındır ve gerçek eşitlik gücü sınırlayabildiğimiz ölçüde var olur.’’

Şehrin bireyleri olarak; şehrimizi yöneten atanmış ve seçilmişlerden hayatın olağan akışına uygun insani isteklerimiz vardır. Bunlar; tarım kenti olan yeri geldiğinde Menderes nehri ve ovasıyla gurur duyduğumuz toprakların tarım adına korunup kollanmasıdır. Hidroelektrik santrallerinin Aydın iline ekonomik ve ekolojik olarak artı ve eksileri bilinmelidir. Modern yaşam alanlarına kavuşmak temel ihtiyacımızdır. Verimli Aydın topraklarında en temiz ve ucuz suyu kullanmakda hakkımızdır!

Aydın’ın Napolyon’una selam olsun.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
avcılar escort