Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin
Süleyman Çokay
Köşe Yazarı
Süleyman Çokay
 

Bir Yolculuk

Üniversite yıllarımda düşüncelerimi aktarmak için fırsat kollardım. Bunun için çevremde kim var kim yok aldırmadan konuşurdum. Yaptığım her konuşmanın sonucunu anlatmak istediğim konuya bağlar, çekebildiğim kadar çok kişiyi bu konuşmanın içine dahil edebilmek için çabalardım. **** Bildiklerimi bilmediğini düşündüğüm insanlara iletmek vazifesini gönüllü olarak üstlenmiştim ki, üstlendiğim bu vazifenin altından kalkabilmek için var gücümle çalışmak bir zorunluluk arz ediyordu benim için. **** Çevremdeki insanların sözünü dinleyecek benden daha büyük insanları tanıdıklarından kuşku duymadığım halde yüksek sesle uluorta konuşmayı bir yöntem olarak benimsiyordum kendime. Sözlerimi dinleyenler arasında böyle ulvi sözcüklerin böyle pejmürde kılıklı bir insanın ağzında ne aradığını sorgulayan oluyor muydu acaba? **** Kaç kişi böyle kelimeler duymak istiyordu, sözcükler kaç kişinin zihninde benim murat ettiğim bir kalıba bürünüyordu?.... **** İnsan neden yazmak ister ki? **** Yazdığı her yazının kültürel hazinemiz içerisinde bir fazlalık oluşturma riski bir yanlışı düzeltme şansından çok daha fazlayken üstelik? **** Aynı yazıyı kendisinden daha güzel yazabilecek binlerce insanın çevresinde yaşadığını bile bile hem de? **** Birileri gerçek hayatta yediği dayakların intikamını yazarak almak istiyor olabilir mi bilmem? **** Kendini küçümseyenlere asıl büyük olanın kim olduğunu göstermek istiyor olabilir mi acaba ilmen? **** Yaşarken “En yüce sözün Yüceler Yücesinin bize öğrettiği söz!” olduğunu yeterince de öğrenmişken acaba benim bu yazı yazma meramımın depreşme sebebi nereden kaynaklanıyor olabilir? **** Bunu öğrenmek için “Bekleyip görmek gerekiyor!” anlaşılan. **** Çevremizde yaşanan olaylara karşı ne tür bir nokta koyabileceğimizi, virgül kullanarak ne tür bir açılım yapabileceğimizi, iki nokta üst üste koyarak ne tür bir açıklama yapabileceğimizi üç nokta peş peşe koyduktan sonra devam ettirebileceğimiz hayat mücadelesini… **** İyi niyetle çıkılan bir yolculuğun insanı ulaştıracağı menzilin neresi olabileceğini sanırım bekleyip görmek gerekiyor.
Ekleme Tarihi: 20 Haziran 2012 - Çarşamba

Bir Yolculuk

Üniversite yıllarımda düşüncelerimi aktarmak için fırsat kollardım. Bunun için çevremde kim var kim yok aldırmadan konuşurdum. Yaptığım her konuşmanın sonucunu anlatmak istediğim konuya bağlar, çekebildiğim kadar çok kişiyi bu konuşmanın içine dahil edebilmek için çabalardım.
****
Bildiklerimi bilmediğini düşündüğüm insanlara iletmek vazifesini gönüllü olarak üstlenmiştim ki, üstlendiğim bu vazifenin altından kalkabilmek için var gücümle çalışmak bir zorunluluk arz ediyordu benim için.
****
Çevremdeki insanların sözünü dinleyecek benden daha büyük insanları tanıdıklarından kuşku duymadığım halde yüksek sesle uluorta konuşmayı bir yöntem olarak benimsiyordum kendime.
Sözlerimi dinleyenler arasında böyle ulvi sözcüklerin böyle pejmürde kılıklı bir insanın ağzında ne aradığını sorgulayan oluyor muydu acaba?
****
Kaç kişi böyle kelimeler duymak istiyordu, sözcükler kaç kişinin zihninde benim murat ettiğim bir kalıba bürünüyordu?....
****
İnsan neden yazmak ister ki?
****
Yazdığı her yazının kültürel hazinemiz içerisinde bir fazlalık oluşturma riski bir yanlışı düzeltme şansından çok daha fazlayken üstelik?
****
Aynı yazıyı kendisinden daha güzel yazabilecek binlerce insanın çevresinde yaşadığını bile bile hem de?
****
Birileri gerçek hayatta yediği dayakların intikamını yazarak almak istiyor olabilir mi bilmem?
****
Kendini küçümseyenlere asıl büyük olanın kim olduğunu göstermek istiyor olabilir mi acaba ilmen?
****
Yaşarken “En yüce sözün Yüceler Yücesinin bize öğrettiği söz!” olduğunu yeterince de öğrenmişken acaba benim bu yazı yazma meramımın depreşme sebebi nereden kaynaklanıyor olabilir?
****
Bunu öğrenmek için “Bekleyip görmek gerekiyor!” anlaşılan.
****
Çevremizde yaşanan olaylara karşı ne tür bir nokta koyabileceğimizi, virgül kullanarak ne tür bir açılım yapabileceğimizi, iki nokta üst üste koyarak ne tür bir açıklama yapabileceğimizi üç nokta peş peşe koyduktan sonra devam ettirebileceğimiz hayat mücadelesini…
****
İyi niyetle çıkılan bir yolculuğun insanı ulaştıracağı menzilin neresi olabileceğini sanırım bekleyip görmek gerekiyor.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.