avcılar escort
Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
jesder
Hüseyin Asar
Köşe Yazarı
Hüseyin Asar
 

HER ŞEYİMİZ ÇAKMA

Çakma Ürün, Çakma Marka Kent Çakma ürün üretiminde, sahtecilikte bizden öteye millet yoktur. Türkiye milyarlarca dolarlık cirosuyla dünyanın ikinci büyük taklit ürün pazarı. Çakma ürünün başkenti İstanbul, sahte ürün satanlar iç piyasanın yanı sıra komşu ülkelere de çakma ürün ihraç ediyor. Kozmetikten elektroniğe, futbol takımı formasından sigaraya kadar aklınıza ne gelirse her şeyin çakması yapılabiliyor. Markalaşmak; diğerlerinden taşıdığı değer ile farklılaşmak ve ayırt edilebilmektir. Kentler de farklılaşarak, insanlar tarafından değer katılmış olarak ayırt edilebilirler. Böylece "Marka Kent" olarak anılırlar. Marka kent kavramı, son otuz yıldır önem kazandı. Bir kentin markalaşmasının hedefi; önce kendi halkına, daha sonra da genel anlamda herkese daha iyi olanaklar sunabilmektir. Buna bağlı olarak, markalaşmak isteyen kentler önce kentin insanları için yeterli olabilmeli, yapacakları farklı çalışmalarla ekonomik, kültürel ve sosyal açılardan yetersizliklerini giderebilmelidir. Bir kentin marka kent olabilmesi için, bazı temel niteliklere sahip olması gerekiyor. Farklılaşmış mekânlar. Sağlıklı altyapı ve düzgün çalışan diğer olanaklar. Kentin kültürel katkıları ve tanınırlığı. Yaşam alanlarının çekiciliği, standart hale getirilen fiziki güzellikler. Sağlık, spor, ulaşım, eğitim, su, otopark vb. alt yapının nitelikli hale gelmiş olması. Kent insanının küresel topluluğa uyum sağlayabilme yeteneği ve kapasitesi. Kentin çekiciliği, kültürü, yaşam biçimleri ve canlılığı. Kentin entelektüel kapasitesi, uluslararası etkileşimin yeterliliği. Dünyanın belli başlı marka kentleri bu özel nitelikleri büyük ölçüde taşırlar. Enerji kenti New York, “I Love NY” simgesiyle bütünleşmiştir. Paris, romantizm marka kentidir. Milano, moda ve tasarımdır. Londra, kültürel canlılıktır. Washington, global ölçüde güçtür. Rio, sınırsız eğlencedir. Bu kentler öyle birkaç yılda değil, çok uzun bir süreçte markalaşabilmişlerdir. Bu kentlerin ortak özelliği, kentsel sürdürülebilirliğe büyük önem vermeleridir. Markalaşmak isteyen tüm kentler, bu sürecin zorluğunu ve uzunluğunu zihinlerine öncelikle yerleştirmelidir. Bu doğrultuda çalışmak ve süreç içerisinde başarılı olmak isteyen kentler uzun vadeli, “Marka Kent Eylem Planı” hazırlamak zorundalar. Planın hazırlanmasında o kentte etkili ve yetkili olan her kişi ve kurumun katkıda bulunması gerekir. Valilik, Büyükşehir Belediyeleri ve İlçe belediyelerinin yanı sıra sivil toplum kuruluşları da katkıda bulunmak zorundadır. Özellikle halkla doğrudan ilişkide olan sivil toplum kuruluşlarının desteği, planın başarılı olmasında en önemli ayrıntıdır. Marka Kent olayına yerel ölçekte bakarsak şu değerlendirmeleri yapabiliriz: Aydın ilimiz ve ilçeleri birçok medeniyetin kurulduğu, o medeniyetlere ait çok sayıda eserin bulunduğu bir merkezdir. Binlerce yıllık geçmişi olan ilimizin tarihi ve doğal güzellikleri hayranlık uyandıracak düzeydedir. Bu konuda önemli bir kriter olan, Anholt İndeksi ölçütlerinin birçoğuna sahip olduğumuzu gururla söyleyebiliriz. İklim, ulaşım, turizm, gibi birçok olumlu faktöre sahip olarak kısa süre içinde marka kent olabilecek durumdayız. Unutulmamalı ki süreç oldukça zor ve uzundur. Başarı için kenti yönetenlerden önce kent halkının bu sürecin zorluğu ve uzunluğunun bilincine varması gerekiyor. Peki, Aydın halkı bu tür plan ve projelerden haberdar mı? Daha da önemlisi halkın kentlilik bilinci ne düzeyde? Kentimizin insanı kentini ne kadar tanıyor? Önce bu sorulara cevap vermek gerekir. Yoksa bir belediye başkanının ortaya çıkıp, “Marka kent” olacağız demesiyle bu İşler olmuyor. Öncelikle ilgili yerleşim merkezinde “Kent Kültürü ve Kentlilik Bilinci Araştırması” yapılması ve sonuçlarının iyi analiz edilerek kent insanının Marka Kenti benimsemesi için nelerin yapılmasının öğrenilmesi gerekmektedir. Sonuç olarak, bir kentin markalaşmasının hedefi; önce kendi halkına, daha sonra da genel anlamda tüm bireylere daha iyi olanaklar sunabilmektir. Markalaşmak isteyen kentler önce kentin insanları için yeterli olabilmelidirler. Ekonomik, kültürel ve sosyal açılardan yetersizliklerini giderebilmelidirler. Buna bağlı olarak ilgililer, kenti makyajlamak yerine kentin sosyo-ekonomik; sosyo-kültürel nitelikli yapısal sorunlarının çözümüne öncelik veren projeler üretmesi gerekiyor. Bir kentin nabzı; o kentin insanlarıdır. İnsan unsurunu dışlayan hiçbir proje başarılı olamaz. Hele uzun ve zorlu bir süreçte. Artık Aydın, Efeler veya başka bir ilçenin Marka Kent olabilmesi için emek harcamanın zamanı geldi, geçiyor. Lafla peynir gemisi ise yürümüyor. Öyle sözde çakma marka kent bir işe yaramıyor. Ortalık bundan dolayı çakma marka kentlerle dolup taşıyor. Çakma üründe Dünya'da söz sahibiyiz, çakma marka kentte öyle olmayalım. Birlikte hareket edip sorunları çözelim. "Başkalarını bilen kimse bilgili, kendini bilen kimse bilgedir. Başkalarını yönetmek kuvvettir; kendini yönetmek iradedir." (Lao Tzu)
Ekleme Tarihi: 16 March 2025 - Sunday

HER ŞEYİMİZ ÇAKMA

Çakma Ürün, Çakma Marka Kent Çakma ürün üretiminde, sahtecilikte bizden öteye millet yoktur.

Türkiye milyarlarca dolarlık cirosuyla dünyanın ikinci büyük taklit ürün pazarı. Çakma ürünün başkenti İstanbul, sahte ürün satanlar iç piyasanın yanı sıra komşu ülkelere de çakma ürün ihraç ediyor. Kozmetikten elektroniğe, futbol takımı formasından sigaraya kadar aklınıza ne gelirse her şeyin çakması yapılabiliyor.

Markalaşmak; diğerlerinden taşıdığı değer ile farklılaşmak ve ayırt edilebilmektir. Kentler de farklılaşarak, insanlar tarafından değer katılmış olarak ayırt edilebilirler. Böylece "Marka Kent" olarak anılırlar.

Marka kent kavramı, son otuz yıldır önem kazandı. Bir kentin markalaşmasının hedefi; önce kendi halkına, daha sonra da genel anlamda herkese daha iyi olanaklar sunabilmektir. Buna bağlı olarak, markalaşmak isteyen kentler önce kentin insanları için yeterli olabilmeli, yapacakları farklı çalışmalarla ekonomik, kültürel ve sosyal açılardan yetersizliklerini giderebilmelidir. Bir kentin marka kent olabilmesi için, bazı temel niteliklere sahip olması gerekiyor.

Farklılaşmış mekânlar. Sağlıklı altyapı ve düzgün çalışan diğer olanaklar. Kentin kültürel katkıları ve tanınırlığı. Yaşam alanlarının çekiciliği, standart hale getirilen fiziki güzellikler. Sağlık, spor, ulaşım, eğitim, su, otopark vb. alt yapının nitelikli hale gelmiş olması. Kent insanının küresel topluluğa uyum sağlayabilme yeteneği ve kapasitesi. Kentin çekiciliği, kültürü, yaşam biçimleri ve canlılığı. Kentin entelektüel kapasitesi, uluslararası etkileşimin yeterliliği.

Dünyanın belli başlı marka kentleri bu özel nitelikleri büyük ölçüde taşırlar. Enerji kenti New York, “I Love NY” simgesiyle bütünleşmiştir. Paris, romantizm marka kentidir. Milano, moda ve tasarımdır. Londra, kültürel canlılıktır. Washington, global ölçüde güçtür. Rio, sınırsız eğlencedir. Bu kentler öyle birkaç yılda değil, çok uzun bir süreçte markalaşabilmişlerdir. Bu kentlerin ortak özelliği, kentsel sürdürülebilirliğe büyük önem vermeleridir. Markalaşmak isteyen tüm kentler, bu sürecin zorluğunu ve uzunluğunu zihinlerine öncelikle yerleştirmelidir.

Bu doğrultuda çalışmak ve süreç içerisinde başarılı olmak isteyen kentler uzun vadeli, “Marka Kent Eylem Planı” hazırlamak zorundalar. Planın hazırlanmasında o kentte etkili ve yetkili olan her kişi ve kurumun katkıda bulunması gerekir. Valilik, Büyükşehir Belediyeleri ve İlçe belediyelerinin yanı sıra sivil toplum kuruluşları da katkıda bulunmak zorundadır. Özellikle halkla doğrudan ilişkide olan sivil toplum kuruluşlarının desteği, planın başarılı olmasında en önemli ayrıntıdır.

Marka Kent olayına yerel ölçekte bakarsak şu değerlendirmeleri yapabiliriz:

Aydın ilimiz ve ilçeleri birçok medeniyetin kurulduğu, o medeniyetlere ait çok sayıda eserin bulunduğu bir merkezdir. Binlerce yıllık geçmişi olan ilimizin tarihi ve doğal güzellikleri hayranlık uyandıracak düzeydedir. Bu konuda önemli bir kriter olan, Anholt İndeksi ölçütlerinin birçoğuna sahip olduğumuzu gururla söyleyebiliriz. İklim, ulaşım, turizm, gibi birçok olumlu faktöre sahip olarak kısa süre içinde marka kent olabilecek durumdayız.

Unutulmamalı ki süreç oldukça zor ve uzundur. Başarı için kenti yönetenlerden önce kent halkının bu sürecin zorluğu ve uzunluğunun bilincine varması gerekiyor.

Peki, Aydın halkı bu tür plan ve projelerden haberdar mı? Daha da önemlisi halkın kentlilik bilinci ne düzeyde? Kentimizin insanı kentini ne kadar tanıyor? Önce bu sorulara cevap vermek gerekir. Yoksa bir belediye başkanının ortaya çıkıp, “Marka kent” olacağız demesiyle bu İşler olmuyor.

Öncelikle ilgili yerleşim merkezinde “Kent Kültürü ve Kentlilik Bilinci Araştırması” yapılması ve sonuçlarının iyi analiz edilerek kent insanının Marka Kenti benimsemesi için nelerin yapılmasının öğrenilmesi gerekmektedir.

Sonuç olarak, bir kentin markalaşmasının hedefi; önce kendi halkına, daha sonra da genel anlamda tüm bireylere daha iyi olanaklar sunabilmektir. Markalaşmak isteyen kentler önce kentin insanları için yeterli olabilmelidirler. Ekonomik, kültürel ve sosyal açılardan yetersizliklerini giderebilmelidirler.

Buna bağlı olarak ilgililer, kenti makyajlamak yerine kentin sosyo-ekonomik; sosyo-kültürel nitelikli yapısal sorunlarının çözümüne öncelik veren projeler üretmesi gerekiyor. Bir kentin nabzı; o kentin insanlarıdır. İnsan unsurunu dışlayan hiçbir proje başarılı olamaz. Hele uzun ve zorlu bir süreçte.

Artık Aydın, Efeler veya başka bir ilçenin Marka Kent olabilmesi için emek harcamanın zamanı geldi, geçiyor. Lafla peynir gemisi ise yürümüyor. Öyle sözde çakma marka kent bir işe yaramıyor. Ortalık bundan dolayı çakma marka kentlerle dolup taşıyor. Çakma üründe Dünya'da söz sahibiyiz, çakma marka kentte öyle olmayalım. Birlikte hareket edip sorunları çözelim.

"Başkalarını bilen kimse bilgili, kendini bilen kimse bilgedir. Başkalarını yönetmek kuvvettir; kendini yönetmek iradedir." (Lao Tzu)

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Niyazi Üstün
(17.03.2025 13:04 - #72468)
Önce birlikte hareket etmesini öğrenmemiz gerekiyor. Dediğiniz gibi lafla peynir gemisi yürümez.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
avcılar escort