Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin
Yaşar Çelebi
Köşe Yazarı
Yaşar Çelebi
 

Hayvan hakları(!)...

Geçtiğimiz sene bayramlar boyunca bazı barınaklar tatil sebebi ile kapalı kalmış.  Barınaklarda ‚tutuklu’ yaşayan sokak hayvanları aç ve susuz bırakılmış, bünyeleri zaten zayıf olan hayvanlardan bazılarıda da dört günlük tatile dayanamayıp ölmüşler. 2004 yılında çıkarılan, 5199 sayılı sokak hayvanlarını koruma kanunu Sizce yeterli mi? Bence yetersiz... yetersiz’dende öte, yok gibi... Hayvan haklarının ihlal edildiği kaç ilde kanunlar işletilmiş, işkenceciye caydırıcı kararlar verilmiş ki? Bir elin parmakları kadar ilimiz var mıdır acaba? İnsan haklarının sıkca ihlel edildiği, kadınlara, çocuklara hatta hayvanlara bile cinsi istismarların yaşandığı bir yerde HAYVAN HAKLARI??? Deprem, yangın ve diğer felaketlerde onlarca insan hayatını kurtaran bu masum, ’’Yaşam Yoldaşlarımızın’’ hakları, 5199 sayılı kanunla güvence altına alındı(mı acaba?). Vicdan sahibi bir avuç gönüllüde olmasa, bu hayvanlar seri katillerin elinde acımasızca zehirlenecek, hatta sadistlerin elinde işkence ile katledilecekler. Bu vurdum-duymazlığın önüne geçilmesi için, mutlaka yeni düzenlemelerle birlikte mevcut yasada değişikliklere gidilmesi, eksiklerin; BU IŞTEN ANLAYAN okumuş, tecrübeli elemanlar tarafından tekrar düzenlenmesi gerek. Siyasetçiler; her seçim döneminde hayvan hakları savunucusu oluverirler... mangalda kül bırakmayan sözler verirler. Seçim sonrası (ceylan derisi(!)) koltuklarına oturunca  verilen tüm sözleri unutuluverirler. Hiç olmazsa canlarına kıyılan, (bence katlediler) o canım hayvanların derileri üzerinde otururken hatırlasalar bari... Mevcut yasayı daha işler vaziyete geçirmek gerek... yapılan katliamları, işkenceleri bu yasalar değişmediği sürece gazetelerde okumaya, televizyonlarda seyretmeye devam edeceğiz diye düşünüyorum. Bu bağlamda tüm sivil toplum kuruluşları, hayvan hakları koruyucuları ivedilikle siyasilerin dikkatlerini bu konu üzerine çekmeli... yasa daha etkin hale getirilmeli, cezalar dahada caydırıcı olamalı... ve beraberce için ciddi bir kamuoyu oluşturmalı. Almanya bu konuda bir değil, bir-kaç adım önde... ve hatta onlar ’’Kürk Polisi’’ (Pelz Polizei) adı altında bir polis ekibi kurmuşlar. Çoğunluğu sivil ekiplerden oluşan bu polisler, yasak avlanmalarla ülkeye kaçak yollardan sokulmaya çalışılan hayvanları (canlı veya cansız) kurum veya kişileri kanuna teslim etmek... Hz. Muhammed: "Bir adam yolda, yürürken susadı ve susuzluğu arttı. Derken bir kuyuya rastladı. İçine inip susuzluğunu giderdi. Çıkınca susuzluktan soluyup toprağı yemekte olan bir köpek gördü. Adam kendi kendine: "Bu köpek de benim gibi susamış" deyip tekrar kuyuya inip, mestini su ile doldurup ağzıyla tutarak dışarı çıktı ve köpeği suladı. Allah onun bu davranışından memnun kaldı ve günahlarını affetti’’. Resulullah`ın yanındakiler: "Ey Allah`ın Resulü! yani bize hayvanlar(a yaptığımız iyilikler) için de ücret mi var?" Resulullah: "Evet! Her "yaş ciğer" (sahibi) için bir ücret vardır" buyurdu. (Ebu Hüreyre, Hadis No 1987) İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batıranlara, Saygılarımla...
Ekleme Tarihi: 20 Mart 2017 - Pazartesi

Hayvan hakları(!)...

Geçtiğimiz sene bayramlar boyunca bazı barınaklar tatil sebebi ile kapalı kalmış.  Barınaklarda ‚tutuklu’ yaşayan sokak hayvanları aç ve susuz bırakılmış, bünyeleri zaten zayıf olan hayvanlardan bazılarıda da dört günlük tatile dayanamayıp ölmüşler.

2004 yılında çıkarılan, 5199 sayılı sokak hayvanlarını koruma kanunu Sizce yeterli mi?

Bence yetersiz... yetersiz’dende öte, yok gibi... Hayvan haklarının ihlal edildiği kaç ilde kanunlar işletilmiş, işkenceciye caydırıcı kararlar verilmiş ki?

Bir elin parmakları kadar ilimiz var mıdır acaba?

İnsan haklarının sıkca ihlel edildiği, kadınlara, çocuklara hatta hayvanlara bile cinsi istismarların yaşandığı bir yerde HAYVAN HAKLARI???

Deprem, yangın ve diğer felaketlerde onlarca insan hayatını kurtaran bu masum, ’’Yaşam Yoldaşlarımızın’’ hakları, 5199 sayılı kanunla güvence altına alındı(mı acaba?).

Vicdan sahibi bir avuç gönüllüde olmasa, bu hayvanlar seri katillerin elinde acımasızca zehirlenecek, hatta sadistlerin elinde işkence ile katledilecekler.

Bu vurdum-duymazlığın önüne geçilmesi için, mutlaka yeni düzenlemelerle birlikte mevcut yasada değişikliklere gidilmesi, eksiklerin; BU IŞTEN ANLAYAN okumuş, tecrübeli elemanlar tarafından tekrar düzenlenmesi gerek.

Siyasetçiler; her seçim döneminde hayvan hakları savunucusu oluverirler... mangalda kül bırakmayan sözler verirler.

Seçim sonrası (ceylan derisi(!)) koltuklarına oturunca  verilen tüm sözleri unutuluverirler.

Hiç olmazsa canlarına kıyılan, (bence katlediler) o canım hayvanların derileri üzerinde otururken hatırlasalar bari...

Mevcut yasayı daha işler vaziyete geçirmek gerek... yapılan katliamları, işkenceleri bu yasalar değişmediği sürece gazetelerde okumaya, televizyonlarda seyretmeye devam edeceğiz diye düşünüyorum.

Bu bağlamda tüm sivil toplum kuruluşları, hayvan hakları koruyucuları ivedilikle siyasilerin dikkatlerini bu konu üzerine çekmeli... yasa daha etkin hale getirilmeli, cezalar dahada caydırıcı olamalı... ve beraberce için ciddi bir kamuoyu oluşturmalı.

Almanya bu konuda bir değil, bir-kaç adım önde... ve hatta onlar ’’Kürk Polisi’’ (Pelz Polizei) adı altında bir polis ekibi kurmuşlar.

Çoğunluğu sivil ekiplerden oluşan bu polisler, yasak avlanmalarla ülkeye kaçak yollardan sokulmaya çalışılan hayvanları (canlı veya cansız) kurum veya kişileri kanuna teslim etmek...

Hz. Muhammed: "Bir adam yolda, yürürken susadı ve susuzluğu arttı. Derken bir kuyuya rastladı. İçine inip susuzluğunu giderdi. Çıkınca susuzluktan soluyup toprağı yemekte olan bir köpek gördü. Adam kendi kendine: "Bu köpek de benim gibi susamış" deyip tekrar kuyuya inip, mestini su ile doldurup ağzıyla tutarak dışarı çıktı ve köpeği suladı. Allah onun bu davranışından memnun kaldı ve günahlarını affetti’’.

Resulullah`ın yanındakiler: "Ey Allah`ın Resulü! yani bize hayvanlar(a yaptığımız iyilikler) için de ücret mi var?" Resulullah: "Evet! Her "yaş ciğer" (sahibi) için bir ücret vardır" buyurdu. (Ebu Hüreyre, Hadis No 1987)

İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batıranlara,

Saygılarımla...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.