Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

Koçak: Sivas katliamını unutmadık

GENEL 01.07.2018 - 21:05, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:50 2740+ kez okundu.
 

Koçak: Sivas katliamını unutmadık

Alevi Kültür Dernekleri GYK Üyesi ve Aydın Şubesi Başkanı Yasin Koçak, aradan 25 yıl geçmesine rağmen Sivas katliamının unutulmadığını söyledi.

AYDIN- Koçak, Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen Sivas katliamının üzerinden 25 yıl geçtiğini, 2 Temmuz 1993’de Sivas Madımak Oteli’nin ateşe verilmesiyle başlayan katliam ateşinin, 25 yıldır yüreklerini yakmayı sürdürdüğünü belirterek, katliamın yıldönümü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. “Düşünce ve ifade özgürlüğünün engellendiği linç kültürüyle yaşam hakkının fiilen sona erdirildiği kara bir gün olarak tarihe geçmiştir” diyen Koçak, açıklamasında şunları söyledi: “Sivas katliamının aydınlığa, demokrasiye, halkların kardeşliğine ve bir arada yaşama kültürüne yapılan bir saldırı olarak gerçekleşmiştir. Bugüne kadar Sivas katliamını gerçekleştirenler ile bu katliamı engellemek için kılını kıpırdatmayanlardan hesap sorulmadığı gibi, halkları birbirine düşürmeyi hedefleyen provokasyonlar ve gerici-ırkçı saldırılar artarak devam etmiştir. 2 Temmuz 1993’te aydınların diri diri yakılmasına neden olanları korumaya çalışanlar, yaşanan acıları unutturmaya ya da gerçek katilleri yalan haberlerle aklamaya çalışmaktadırlar. İnsanlık tarihinin bu kara lekesi hafızalarımızda, yaralı bilinçlerimizde, kanayan vicdanlarda 25 yıldır hiç durmadan büyümektedir. 12 Eylül zihniyetinin uygulayıp pekiştirdiği Türk-İslam sentezci zihniyet, geçmişte Maraş’ta, Çorum’da gerçekleştiği katliamları unutturamadığı gibi, Sivas katliamını da tüm çabalarına rağmen unutturamayacaktır. Sivas katliamının aradan 25 yıl geçmesine rağmen her geçen yıl daha büyük ve kitlesel bir öfke ile lanetlenmesi, ülkemizi gericiliğe ve ırkçı-şoven odaklara asla teslim olmayacağının en somut göstergesidir. Türkiye’nin içinden geçmekte olduğu sancılı süreçte demokrasinin, barış, kardeşlik ve özgürlük taleplerinin kararlılıkla savunulması; iktidarın baskıcı, anti demokratik uygulamalarına karşı kararlı mücadelenin güçlenmesi açısından ayrı bir önem taşımaktadır. Türkiye’de din ve devlet işlerinin birbirinden bağımsız gerçek bir laik yapıya kavuşturulması, bütün dinsel, mezhepsel, etnik oluşumlara eşit mesafede durulması sağlanmadıkça, halkları birbirine karşı kışkırtma girişimlerinin önüne geçmek mümkün olmayacaktır. Sivas Katliamı olmak üzere, Türkiye tarihindeki bütün provokatif eylemler, tertipler, cinayetler, 12 Eylül askeri darbesi başta olmak üzere bütün darbeler, plan ve girişimler bütün yönleriyle soruşturulmalıdır. Bizzat siyasi iktidar eliyle yaratılan her türlü inanç ayrıcalıkları, inançlar üzerindeki baskı ve ayrımcı uygulamalara son verilmeli, Aleviler başta olmak üzere farklı inanç gruplarının talepleri karşılanmalıdır. Madımak utanç müzesi olmalıdır. Müzesi olmalıdır Katliama iştirak edenlerle katledilenlerin isimlerinin aynı tabloda yeri yoktur. Elbette ki her insanın yaşam hakkını savunuyoruz ancak mağdur gibi gösterilmesi vicdanları ve yürekleri bir kez daha yaralamaktadır. İnsan hak ve özgürlüklerinden, eşitlikten, demokrasiden, barıştan ve kardeşlikten yana olan herkes ve demokratik kitle örgütleri olarak bir kez daha katliamı lanetliyor ve unutturmayacağımızı haykırıyoruz. Sivas katliamında yaşamını yitiren insanlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, onların savunduğu değerleri ve mücadelelerini kendi mücadele alanlarımızda yaşatacağımıza söz veriyoruz.”
Alevi Kültür Dernekleri GYK Üyesi ve Aydın Şubesi Başkanı Yasin Koçak, aradan 25 yıl geçmesine rağmen Sivas katliamının unutulmadığını söyledi.

AYDIN- Koçak, Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen Sivas katliamının üzerinden 25 yıl geçtiğini, 2 Temmuz 1993’de Sivas Madımak Oteli’nin ateşe verilmesiyle başlayan katliam ateşinin, 25 yıldır yüreklerini yakmayı sürdürdüğünü belirterek, katliamın yıldönümü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.

“Düşünce ve ifade özgürlüğünün engellendiği linç kültürüyle yaşam hakkının fiilen sona erdirildiği kara bir gün olarak tarihe geçmiştir” diyen Koçak, açıklamasında şunları söyledi:

“Sivas katliamının aydınlığa, demokrasiye, halkların kardeşliğine ve bir arada yaşama kültürüne yapılan bir saldırı olarak gerçekleşmiştir. Bugüne kadar Sivas katliamını gerçekleştirenler ile bu katliamı engellemek için kılını kıpırdatmayanlardan hesap sorulmadığı gibi, halkları birbirine düşürmeyi hedefleyen provokasyonlar ve gerici-ırkçı saldırılar artarak devam etmiştir. 2 Temmuz 1993’te aydınların diri diri yakılmasına neden olanları korumaya çalışanlar, yaşanan acıları unutturmaya ya da gerçek katilleri yalan haberlerle aklamaya çalışmaktadırlar.

İnsanlık tarihinin bu kara lekesi hafızalarımızda, yaralı bilinçlerimizde, kanayan vicdanlarda 25 yıldır hiç durmadan büyümektedir. 12 Eylül zihniyetinin uygulayıp pekiştirdiği Türk-İslam sentezci zihniyet, geçmişte Maraş’ta, Çorum’da gerçekleştiği katliamları unutturamadığı gibi, Sivas katliamını da tüm çabalarına rağmen unutturamayacaktır.

Sivas katliamının aradan 25 yıl geçmesine rağmen her geçen yıl daha büyük ve kitlesel bir öfke ile lanetlenmesi, ülkemizi gericiliğe ve ırkçı-şoven odaklara asla teslim olmayacağının en somut göstergesidir. Türkiye’nin içinden geçmekte olduğu sancılı süreçte demokrasinin, barış, kardeşlik ve özgürlük taleplerinin kararlılıkla savunulması; iktidarın baskıcı, anti demokratik uygulamalarına karşı kararlı mücadelenin güçlenmesi açısından ayrı bir önem taşımaktadır.

Türkiye’de din ve devlet işlerinin birbirinden bağımsız gerçek bir laik yapıya kavuşturulması, bütün dinsel, mezhepsel, etnik oluşumlara eşit mesafede durulması sağlanmadıkça, halkları birbirine karşı kışkırtma girişimlerinin önüne geçmek mümkün olmayacaktır. Sivas Katliamı olmak üzere, Türkiye tarihindeki bütün provokatif eylemler, tertipler, cinayetler, 12 Eylül askeri darbesi başta olmak üzere bütün darbeler, plan ve girişimler bütün yönleriyle soruşturulmalıdır. Bizzat siyasi iktidar eliyle yaratılan her türlü inanç ayrıcalıkları, inançlar üzerindeki baskı ve ayrımcı uygulamalara son verilmeli, Aleviler başta olmak üzere farklı inanç gruplarının talepleri karşılanmalıdır. Madımak utanç müzesi olmalıdır.

Müzesi olmalıdır

Katliama iştirak edenlerle katledilenlerin isimlerinin aynı tabloda yeri yoktur. Elbette ki her insanın yaşam hakkını savunuyoruz ancak mağdur gibi gösterilmesi vicdanları ve yürekleri bir kez daha yaralamaktadır.

İnsan hak ve özgürlüklerinden, eşitlikten, demokrasiden, barıştan ve kardeşlikten yana olan herkes ve demokratik kitle örgütleri olarak bir kez daha katliamı lanetliyor ve unutturmayacağımızı haykırıyoruz.

Sivas katliamında yaşamını yitiren insanlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, onların savunduğu değerleri ve mücadelelerini kendi mücadele alanlarımızda yaşatacağımıza söz veriyoruz.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.