CHP Aydın İl Başkanı İnci, başarı diledi

Aydın- Başkan İnci, bu eğitim-öğretim dönemine öğretmenlerin sorunlarıyla başlandığını vurgulayarak, şunları söyledi: “15 Temmuz darbe girişiminin ardından 1 Eylül 2016 tarihli Kanun Hükmünde Kararname ile 28.163 kişi Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinden ihraç edilmiştir. Bu kişilerin adil yargılanma sonucu suçları kesin ise cezalandırmaları talebimizdir.8 Eylül 2016 tarihli Kanun Hükmünde Kararname ile 11.285 öğretmen açığa alınmıştır. Bu defa gerekçe ise; PKK bağlantısıdır. Tabi ki yasadışı örgüt bağlantısı olanlar yargılansınlar. Yaklaşık 10.000 öğretmenin Eğitim-Sen üyesi olması ve 29 Aralık 2015 grevinin referans alınması işin boyutunu değiştirerek, açığa alınmalara kuşku ve kaygıyla bakılmasına neden olmaktadır.25 Aralık 2015 eğitim grevine neden ‘Çocuklar öğretmenlerinden ayrılmasın, barış egemen olsun’ düşüncesiydi. Çünkü o dönem doğu ve Güneydoğu'da eğitim ve öğretim sürdürülemiyordu. OHAL ile Parlamenter demokrasiyi askıya alan iktidar; laik, bilimsel, demokratik eğitimin ana unsuru olan eğitim emekçilerini hedefine koymuştur. Bu tasfiye operasyonu ile sendikal mücadele yok edilerek, sözleşmeli ve iktidar mülakatından geçen öğretmenler ile sendikasızlaşma sağlanacak, kamusal eğitim tasfiye edilip, eğitimin özelleştirilmesi hızlanacaktır. Hukukun ve adaletin olmadığı yerde ne barış, ne de sağlıklı ve başarılı bir eğitim olur. Eğitim bir siyasal mühendislik projesi olmaktan çıkarılmalıdır. Cumhuriyetimizi ve demokrasimizi yok etmek isteyen anlayış, irticai, demokrasi dışı bir anlayıştır. Artık bunun görülmesi, şimdiye kadar yapılan yanlışlardan dönülerek, bilimsel, laik ve çağdaş eğitime geçilmesi gerekmektedir.”       CHP Aydın İl Başkanı Bayram İnci, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Eğitim politikamız, Atatürkçü, çağdaş, bilimsel, laik, eğitim normlarından uzaklaştırıldı. Eğitim sistemi, öğrenci ve ailelerini müşteri gören, piyasacı, rant odaklı hale getirildi. Cemaatler, tarikatlar, dinci vakıflar eğitimde belirleyici oldu. Devlete ait yurtların sayısı çok yetersiz. Öğrenciler, cemaat ve tarikatların yurtlarına mahkum ediliyor. Eğitimin ciddi altyapı sorunları var; Paralı Eğitim, Taşımalı Eğitim, Birleştirilmiş sınıflar, 4+4+4 Sistemi, Öğretmenlerin mesleki ve sosyal olarak geliştirilmesi ve daha bir çok sorun. Mevcut eğitim sistemi; sınava odaklı, sadece bir sınavı aşmaya yönelik bir yarışa dönüştürüldü. Araç olması gereken sınavlar, amaca dönüştürüldü. Çocuklarımızı bu vahşi yarışta kaybediyoruz. Kız öğrenciler, bırakın liseyi, üniversiteyi okumayı, zorunlu temel eğitimi bile alamıyor. Eğitim Sistemi, yapboza döndü. 14 yılda 6 Milli Eğitim Bakanı değişti. Eğitim enkaza dönüştü. Eğitim müfredatı dinselleştirildi. Bilimsel bilgiler dışlandı. Felsefe, Sosyoloji, Mantık gibi düşünce dersleri sembolik hale getirildi. Araştıran, sorgulayan, Bilimsel ilkelerle eğitim verecek okul neredeyse kalmadı. AKP İktidarı,  neredeyse tüm okulları İmam Hatiplere dönüştürmek istiyor. Son 4 yıl içerisinde; İmam-Hatip ortaokulları 1099'dan 1597'ye, İmam-hatip liseleri 708'den 1149'a çıkarılmıştır.2002'de 71.100 olan İmam-Hatipli sayısı bugün 1.201.500'e ulaşmıştır. İktidarın bütün bu verilerden sonra nasıl bir nesil istediği açıktır. Buradan eğitim ve öğretimin başında bulunanların yapması gereken "fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür" bireyler yetiştirmeyi amaç edinen bir anlayışı egemen kılmaktır. Bizler, herkesin eşit şartlarda, kamusal eğitim almasını, Çocuklarımızın Laik ve Bilimsel Eğitim almasını istiyoruz. Artık tarikatlar eliyle değil, devlet eliyle yürütülen bir eğitime yönelmeliyiz. Eğitim, geleceğin ve çağdaşlığın temelidir. Bu duygu ve düşüncelerle yeni eğitim ve öğretim yılında tüm eğitimcilerimize, bin bir zorlukla mücadele ederek çocuklarını okuluna kavuşturan ailelerimize ve değerli öğrencilerimize başarı dolu bir dönem diliyorum.”