"Öfkeyi eşeğinden alamayan semerinden alır" diye bir söz vardır. Herkesin bildiğini tahmin ediyorum...   Son zamanlarda siyasi partilerde, belediyelerde gazetecilerin yaptıkları haberlerinden dolayı çirkin saldırılar gerçekleşiyor...   Aydın'ı dünya kenti yapacağını üfüren siyasetçilerimizin partilerine, yan kuruluşlarına hiç de yakışmıyor...   Yakışmıyor deyince hemen aklıma birşey geldi ve beni 1969 yılına götürdü...   Götürdü de ne oldu... Tam anlamıyla saf altın buldum...   O yıl Aydın Ticaret Lisesine başladım... Ders kitaplarımızı aldık... Ders kitaplarımızı tanımak bakımından şöyle bir dış kaplarını kaldırıp önsözlerini okuyorduk...   Ticaret Ekonomisi kitabının kapağını kaldırınca çok kısa bir söz gözüme ilişti...   "İnsan yoğunluğunun az olduğu yerlerde idare şekli kaba kuvvete, çok olduğu yerlerde medeniyete dayanır" imza: Kral Marks şeklinde yazıyordu...   Bu kısa söz işte benim için bir altın değerindeydi...   Kral Marks 19. yüzyılda yaşamış filozof, politik ekonomist ve devrimci. birisiydi...   O gencecik yaşımda düşüne kaldım... 19. yüzyılda o kadar kalabalık insan nerelerde yaşamış ki bu sözü söylemiş bu adam dedim...   Günler ve yıllar geçtikçe Aydın ve ilçelerini, daha sonra çere illerini gezip gördükçe oradaki tiyatro sahnelerinden hemen anlaşılıyordu oralarda ne kadar insanın yaşadığı...   Gelişen dünyada, köy kültüründen hala kurtulamamış ama büyükşehir olan Aydın'da, insanların önüne geçen seçilerek veya atanarak bir yerlere gelen kendisini ünvan sahibi zanneden kişilerin yandaşları tarafından gazetecilere saldırılmaktadır... İşte Kral Marks'ın dediği gibi bu memleketi kaba kuvvetle yönetmeye kalkıyorlar...   Aydın Gazeteciler Cemiyetinin Onur Kurulu Üyesi olarak, cemiyete göreve davet ediyorum...   Artık bugünden tezi yok, olağanüstü toplanıp alacağınız kararla siyasi parti temsilcilerini ve sivil toplum örgütü yöneticilerini uyarır bir basın açıklaması ve kamuoyuna bilgilendirici ilan yayınlanmasında çok büyük fayda var...   Siyasi partilerin başkanlarıyla, gazete sahiplerinin de katılacağı bir toplantının düzenlenmesi ve bugünden itibaren bir gazeteciye en ufak bir saldırı ve tehdit içeren sözlerin sarfedilmesi sonucunda Aydınlı gazeteciler olarak o SİYASİ PARTİNİN hiç bir toplantısına katılmayacağımızı ve haberini yayınlamayacağımızı anlatmamızda fayda görüyorum...   Sayın Valimiz Kerem Al ile görüşülerek gazetelerin emniyet mensupları tarafından daha iyi koruma altına alınması ve can güvenliklerinin sağlanması konusunda talepte bulunmakta yarar olduğunu görüyorum...   bayramdan sonra siyasetin daha da alevleneceği ve seçimlerin kıran kırana geçeceği bir dönemde gazeteci arkadaşlarımız bu tür insanlardan icazet aldıktan sonra mı haber yapacaklar, yoksa özgürce mi? Gazeteciye kalkan elleri bizleri yaratan yüce Allah gün gelir cezalandırır...   Gazeteci arkadaşların kazandıkları bir lokma ekmek helaldir...   Gazetecinin alın teri kanlıdır...   Bu kanı silebilen yer silemeyen yiyemez...   Gazetecini hakkını yiyenin iki yakası hiç bir zaman bir araya gelmez...   Şimdilik benden bu kadar...   Anlamıyorsanız ne yapalım kader...