Yönetimine giren ilk Türk
Yönetimine giren ilk Türk
JTI Türkiye’nin Genel Müdürlüğü’nü 10 yıldır sürdüren Aydın doğumlu Bilgehan Anlaş, dünya devi JTI’ın Yönetim Kurulu’nda yer bulan ilk Türk yönetici oldu. Tütün endüstrisinde de ilk defa bir Türk yönetim kuruluna atanmış oldu. Bu önemli atama, bir Türk yöneticinin uluslararası alanda elde etmiş olduğu en büyük başarılardan biri.
JTI Türkiye’nin Genel Müdürlüğü’nü 10 yıldır sürdüren Aydın doğumlu Bilgehan Anlaş, dünya devi JTI’ın Yönetim Kurulu’nda yer bulan ilk Türk yönetici oldu. Tütün endüstrisinde de ilk defa bir Türk yönetim kuruluna atanmış oldu. Bu önemli atama, bir Türk yöneticinin uluslararası alanda elde etmiş olduğu en büyük başarılardan biri.
JTI Türkiye Genel Müdürlüğü görevine, pazar payı %7 seviyesindeyken ve Japonlar Türkiye pazarındaki konumlarında zor günler geçirirken gelen Bilgehan Anlaş, 10 yıl içinde pazar payını %30’a ulaştırarak pazarı domine eden bir şirket yarattı.
Son sekiz yılda en hızlı büyüyen 50 Fortune 500 şirketi listesine giren JTI Türkiye, 2007-2014 yılları arasında %270 oranında büyüme kaydetti. Bu büyük başarı, Bilgehan Anlaş’ı JTI’ın iki numaralı koltuğuna taşıdı.
Anlaş, yeni görevinde JTI’ın tüm tedarik zinciri ve üretiminden sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı olarak 41 ülkede 400 milyar adet yıllık üretimi olan 45 fabrikadan sorumlu olacak; 11 bin kişilik bir ekibi Cenevre’den yönetecek.
Üretim ile birlikte global yatırımlar, satın alma, kalite yönetimi, üretim planlama, teknik eğitim ve yeni ürün kategorilerinin geliştirilmesi de Bilgehan Anlaş’ın sorumluluk alanında olacak.
23 yıllık müthiş yolculuk
Anlaş, 1992 yılında üretim yöneticisi olarak başladığı Torbalı’daki İzmir fabrikasından, 1998 yılında Kazakistan fabrikasının yöneticiliğine, 1 yıl sonra da Ukrayna fabrikası genel müdürlüğüne atandı. 3 yıllık bir sürede Ukrayna fabrikasını geleneksel bir üretim yerinden modern bir fabrikaya dönüştürdü. Buradaki başarısının önemli taşlarından biri de üretimdeki gelişimin yanında 400 kişilik fabrika çalışanlarının iş-yaşam dengesini sağlayacak önemli sosyal projeleri hayata geçirmesi oldu.
Yurt dışında gösterdiği başarılar kendisini 38 yaşında genç bir yöneticiyken JTI’ın beş büyük üretim bölgesinden biri olan İzmir Torbalı Fabrikasına Orta Doğu/Yakın Doğu/Afrika/Türkiye ve Duty Free üretiminden sorumlu Başkan Yardımcısı pozisyonuna taşıdı.
İki yıl süren Başkan Yardımcılığı görevi ise 2004 yılı sonunda JTI Türkiye organizasyonun yeniden yapılanma ihtiyacı nedeniyle önemli bir geçiş yaşamasına neden oldu. Üretim şapkasını çıkaran Anlaş, satış ve pazarlama şirketinin başına geçti.
2004 sonunda JTI Türkiye operasyonundan sorumlu Genel Müdür koltuğuna oturan Anlaş, 2004-2015 yılları arasında şirketi her yıl çift haneli büyütmeyi başararak global organizasyon içinde önemli bir başarıya imza attı.
Şirketin pazar payı 3,5 kat arttı. 10 yıllık sürede toplam yatırım %180 artarak 1,5 milyar TL’yi aştı. JTI Türkiye, sektörün en hızlı büyüyen şirketi ve en büyük pazar payına sahip ikinci şirketi oldu.
JTI Türkiye Capital 500’de 26. sırada yer aldı. 25 yıllık yatırım sürecinde toplam satışın %70’i son 10 yılda yapıldı (275 milyar sigaranın 186 milyarı son 10 yılda satıldı).
Türkiye’de önemli bir satış ağına ulaşan şirket son 10 yılda yarattığı vergiyi %1.500 artırdı. 2014 yılında yaklaşık 7 milyar TL vergi yarattı.
Tütün Sanayicileri Derneği Başkanı olarak sektörün hamiliğini de yapan Anlaş, Türkiye’de sektörün en deneyimli Genel Müdürüydü. Bu kadar yoğun düzenlemenin ve yüksek vergi yükünün olduğu bir ülkede sektörün kamu ile ilişkilerinde de çok önemli rol oynadı.
Ekip çalışmasının önemi
Başarıyı bir yolculuk olarak gören Anlaş, “Bu yol kolay bir yol değil; yürümeye karar vermek fedakarlık istiyor. Bu yolda da ekiple birlikte yürümenin önemini bilerek adımlarımı attım” diyerek özellikle son 10 yılda JTI Türkiye’nin büyümesinin global olarak JTI için çok önemli ve değerli olduğunu vurguladı.
JTI, batının yaratıcılığı ile doğunun (Japonya) planlı ve uzun vadeli bakış açısını iş yaşamına yansıtmayı başarmış bir grup. Stratejisini 4S modeli olarak (4 stakeholders) adlandırıyor. Anlaş, 4S sistemiyle şirketin 4 ana paydaş olan müşteri, çalışan, şirket ortakları ve toplum açısından beklentilere ulaşmayı ve hatta bunları geçmeyi hedeflediğini anlatıyor. Anlaş, “Yeni görevimde de üretimde bulunduğumuz 41 ülkede bu paydaşlara ben nasıl katkı sağlayabilirim onun stratejisini belirleyip uygulayacağım” diyor.
Bilgehan Anlaş, sözlerine şöyle devam ediyor:
“Meksika’dan Japonya’ya Güney Afrika’dan da İsveç’e uzanan coğrafyada üretim faaliyetimizi sürdürüyoruz. Bu denli geniş ve farklı coğrafyada çalışmak çeşitliliği zenginlik olarak gören bir insan olarak beni heyecanlandırıyor. İlk 100 günüm bu çeşitliliğin verdiği güçle ulaşılan başarıyı daha yüksek seviyelere nasıl çıkartırım onu planlamak ve o ekosistemin temellerini atmakla geçireceğim.”
“Yönetim Kurulu üyeliği önemli bir görev. Bunun ülkem açısından da sorumlulukları olduğunu biliyorum. Faaliyette bulunduğumuz bölgeye toplumsal katkı da sağlayabilmek, 10 yıllık görevimde beni en çok mutlu eden konulardan biri olmuştur. İzmir’de desteklediğimiz Türkiye Yardımseverler Vakfı’na ait dinlenme evi, Torbalı’da doğaya hediye ettiğimiz 40.000 fidan, Uluslarası İzmir Festivali ve Foça’da gerçekleştirdiğimiz kazılar bunların bir kısmı. Gurur duyduğumuz bir diğer katkı 2002–2007 yılları arasında sağladığımız destek ve Alman Arkeoloji Enstitüsü işbirliğiyle Hattuşa Surları’nın 65 metrelik kısmının, duvarların orijinal yapısına bağlı kalınarak yeniden ayağa kaldırılmasıdır. Bu yapı bugün o bölgeyi ziyaret edenlerin önemli bir durağı haline gelmiştir. Yıllardır hem Türkiye hem de JTI Vakfı tarafından desteklediğimiz GEA Arama ve Kurtarma Ekibi ise deprem konusunda duyarlılığı ve bilinci artırmak adına şirketimizin öncelikleri arasında. Bu sürede Türk Japon kültürlerinin yakınlaşması adına Sakıp Sabancı Müzesi ile birlikte “Fırça ve Kalemin İzinde Sınırları Aşmak - Doğu ve Batı Yazı Sanatından Seçmeler” isimli kaligrafi sergisini de açtık. Yeni görevimde elbette Türkiye için yeni yatırımların olmasını arzu ediyorum. Bu koltukların bu tür sorumlulukları da beraberinde getirdiğinin farkındayım. Bu sene Anadolu’daki kadınlarımızın girişimciliklerini artırmayı hedefleyen Fikrim Geleceğim programını başlattık. Program Boğaziçi Üniversitesi’nin yürüttüğü ve kadınlara yönelik 15 günlük bir eğitimle girişimcilik konusunda gelişimlerini hedeflemekte.”
“Türkiye sektörümüz açısından her zaman önemli bir pazar olmuştur. Bu sadece sanayi için değil aynı zamanda tarım için de böyledir. Türkiye’de bugün 60.000 aile 80.000 ton tütün üretmektedir. Bu faaliyet ülkemiz için yaklaşık 520 milyon doları yaprak tütün, 555 milyon doları tütün ürünleri olmak üzere toplam 1,072 milyar ABD doları ihracata karşılık gelmektedir. Tütün ve tütün ürünleri toplam ihracatı tarımsal ihracatımızın %18’ine denktir. Dileğim, bu denli önemli bir katma değer yaratan alanın dünya pazarlarında rekabetçiliğini koruması.”
“Umarım hükümetimiz de bu yatırımları destekler. Dünyada birçok örneğini gördüğümüz özel sektör devlet işbirliğine yönelik başarılı modeller var. Bunlar sanayi üretimine yönelik yatırım olabileceği gibi tarım alanında da gerçekleştiriliyor.”
“Şirketin önemli yatırımlar yaptığı bir dönemde Cenevre’ye gidiyorum. Geçen hafta Natural American Spirit adlı markanın Amerika dışındaki haklarını satın almak üzere Reynolds Grup ile görüşmeler başladı. Haziran 2014’te İngiltere’nin önde gelen e-sigara şirketlerinden E-Lites, Temmuz 2015’te de Amerika’nın e-sigara alanında önemli bir markası olan Logic satın alındı. Bu denli önemli gelişmelerin yaşandığı bir dönemde yönetim kurulunda yer almak benim için de heyecan verici.”
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.