Bakan Arzu’dan süt sektörüne tam destek

ASÜD Yönetim Kurulu Başkanı Harun Çallı ve SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Ilgaz, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte, Bakan Arzu’yu ziyaret ederek görevlerinde başarılar diledi. Görüşmede konuşan Bakan Arzu, 2002’den bu yana gerek işletme büyüklükleri, gerekse et ve süt üretimi konusunda yaşanan gelişmelere dikkat çekerek, “2002 ile karşılaştırdığımız zaman toplam hayvancılığa verilen destek 83 milyon TL idi. Geçen sene 3 milyar TL’yi geçti” dedi. Ekonomik gelişmeden toplumun bütün kesimlerinin pay almak istediğini vurgulayan Arzu, şöyle devam etti:  “Tabii bizim üretime yaptığımız katkı misliyle geri dönüyor. Onun için de biz tarımı, hayvancılığı destekliyor ve bunu her platformda anlatıyoruz. Tarıma, özellikle hayvancılığa yapılan bu yatırımlar, destekler ülke ekonomisine fazlasıyla katkı olarak geri dönüyor. Elimizdeki imkanları, sektörün de görüşünü alarak, üretici ve tüketiciyi de göz önüne alarak en iyi şekilde kullanmaya çalışıyoruz. Önümüzdeki süreçte de ‘piyasa şartlarına göre hangi tedbirleri uygulayabiliriz, yürütebiliriz?’ diye bir çaba içerisindeyiz. Sizin de bildiğiniz gibi, toplumun ekonomik seviyesinin, eğitim seviyesinin en düşük olduğu, coğrafi şartlara ve iklime bağlı olarak çok parçalı tarım arazisi içinde bu işleri yapıyoruz. ‘Kırsaldan kopmaması gereken sektörlere destek olalım’ anlayışı içinde, hayvancılığa verdiğimiz destekleri artırmak çabası içindeyiz. İmkanlar dahilinde en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Arkadaşlarımızın kapısı sizlere her zaman açık. Yapmış olduğumuz çalışmalarla ilgili iletmek istediğiniz görüşler olursa, onları da her zaman alırız.” Görüşmede süt sektöründe yaşanan sıkıntıları dile getiren ASÜD Başkanı Harun Çallı, geçen yıl Okul Sütü dağıtımında bazı sıkıntılar yaşandığını söylerken, Bakan Arzu, Okul Sütü’nün çocukların sağlığı için dağıtıldığını vurgulayarak, yaşanan sıkıntılara ilişkin bir çalışma yapılarak, bakanlığa iletilmesini istedi. Rusya’nın Batılı ülkelere uyguladığı gıda ambargosu nedeniyle, dünyada özellikle süt ve süt ürünleri ticaretinde sıkıntılar ortaya çıktığına da değinen Başkan Çallı, “Süt ürünlerinin ihracat fiyatlarında %20, bazılarında %50’ye varan oranlarda düşüş oldu. Bazı ülkeler buna adapte olabildiler. Çiğ süt fiyatları AB ortalamasında 38 euro/centten, 30,5 euro/cente geriledi, %20 düştü. Bizim ihracatımızda da 2015 yılının ilk yedi ayında, geçen yılın aynı ayına göre %30 düşüş var. Çünkü bizim maliyetimiz yukarda kaldı. Bizim maliyetleri nasıl düşürebiliriz, verimliliği nasıl artırabilirize odaklanmamız lazım. Ülke olarak da sektör olarak da, aslında bu görev hepimizin” diye konuştu. USK’nın sütte tavsiye fiyat belirlediğini, bunu yaparken de üreticinin maliyetini en yüksek fiyatlardan hesapladıklarını vurgulayan Çallı, daha önce yüksek fiyat verilip, ardından dönemsel olarak düşen çiğ süt fiyatlarında, 2011 yılından itibaren gerileme olmadığını kaydetti. Ziyarette hazır bulunan ASÜD üyeleri de Avrupa ile karşılaştırıldığında, Türkiye’de üretim maliyetlerinin, özellikle yem fiyatlarının yüksekliğine dikkat çektiler, yem fiyatları aşağıya çekildiği takdirde üreticinin de, süt fiyatları artmayacağı için tüketicinin de mutlu olacağını dile getirdiler. Bakan Arzu da, her şeyin birbirine bağlı olduğunun altını çizerek, “Bizim coğrafyamızda yağış nedeniyle yem pahalı. Girdi maliyetleri nedeniyle bizim çiftçiden aldığımız ürün pahalı. Mesela dünyada mısır fiyatları düşüyordu ama biz mısır fiyatlarına bu yıl bir miktar zam da yapmak zorunda kaldık. Sonuçta bizim üreticimizin girdisi pahalı. Mazotu pahalı, gübresi pahalı, bu üretimin de sürdürülmesi lazım” dedi. Okul kantin yasakları Sektör temsilcileri görüşmede, Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanarak Milli Eğitim Bakanlığı’na sunulan okul kantinlerinde yasak listesini de gündeme getirdiler. Özellikle süt ve süt ürünleri için kimisinin yeşil, ama öte taraftan meyveli sütlerin turuncu, yani zararlı olmaya aday bir gıda olarak değerlendirilmesinin, çocukların bir şekilde süt ve süt ürünlerinden uzaklaştırılması tehlikesi yaratabileceğine dikkat çekilerek, kantin yasaklarında süt ve süt ürünlerinin gündeme getirilmesinin yanlış olduğu kaydedildi. Bakan Arzu, Okul Sütü’nde dahi medyanın, muhalefetin “Öğrenciler sütten zehirlendi” gibi bir propaganda ile karşılaşıldığını hatırlatarak, “Halbuki insanlar zehirlenince süt içiriyorsunuz, yoğurt yediriyorsunuz. Maalesef böyle bir sıkıntımız var. Biri süt içmeyin, biri peynir yemeyin diyor” diye konuştu. Bakanlık yetkilileri de, okul kantinlerine yönelik düzenlemelerdeki yanlışları yazılı ve sözlü olarak dile getirdiklerini belirttiler. Ziyarette konuşan SETBİR Başkanı Zeki Ilgaz da, ağırlıklı olarak kırmızı et sektöründe yaşanan sıkıntılara değindi. Ilgaz, “Sütle et arasında bir ilişki var. Süt hayvancılığının çıktısı olan buzağı, et tarafının girdisi. Çiftlikte süt üreticisinin gelirinin yarıdan fazlası, sütten değil, sattığı buzağıdan elde ediliyor. Ama bu sütün kabahati değil. Yani süt fiyatı düşük olduğundan değil, buzağı fiyatının çok yüksek olmasından. AB’de besilik buzağı 100-120 avro civarında iken, yani 400-450 TL civarında iken bizde 2.400 TL. Bu bir taraftan süt üreticisinin artı bir geliri olduğu için avantaj, ama kırmızı et tarafında daha işe başlarken pahalı bir hammadde olarak bir handikap oluşturuyor” dedi. Et ithalatı konusundaki görüşlerini de aktaran Ilgaz, %15 gümrük vergisi konusunda bir çalışma yapılmasının yararlı olabileceğinin altını çizdi.