Aydın Eğitim Bir-Sen Sisi'yi lanetledi

Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir-Sen) Aydın Şube Başkanı İsmail Yiğit Aydın Sevgi Yolu'nda Mısır'da idam cezası verilen Mursi, Bedii ve Karadavi'nin de aralarında bulunduğu 106 kişi hakkında veren darbecilerin idam kararını sert şekilde eleştirdi. Basın açıklamasına İHH yönetim kurulu üyesi Muzaffer Arslan'ın yanı sıra birçok sendika üyesi ve vatandaş katıldı. Darbeci mahkemelerin kararlarını protesto etmek ve katil Sisi'yi lanetlemek için burada bulunduklarını söyleyen Eğitim Bir Sen Başkanı İsmail Yiğit " Hafta sonu darbe hukuku Mursi, Bedii ve Karadavi'nin de aralarında bulunduğu 106 kişinin dosyasını, idam kararıyla ilgili görüş alınması için müftülüğe gönderdi. Mursi'ye ve Mısır halkına karşı verilen haksız, hukuksuz kararları ve alçakça saldırıları, despotizmi şiddetle kınıyor ve lanetliyoruz. İdam kararları Mısır'daki vahşetin tescilidir. Zulme sessiz kalmayıp meydanları terk etmeyerek, binlerce şehit vererek dünyada eşine az rastlanır örnek bir direnişe imza atanlar değil, darbeciler yargı önünde hesap vermelidir. Haklı olanları cezalar susturamaz, gerçekleri darbeciler örtemez. Mısır halkının izzetli duruşunu ve iradesini cezalar teslim alamaz. İspat edilmiş tek suç bulunamazken milletin seçtikleri yargılanamaz. Zalimlere karşı iyiler kazanacak, siyonizmin tetikçileri onuruna sahip çıkanları diz çöktüremeyecek" dedi. 'BATI ZULME ORTAK OLUYOR VE ARTIK BM'NİN ADALETİNE GÜVENMİYORUZ' Başkan İsmail Yiğit "Batı'nın güvenilirliğini uzun zaman önce kaybettiğini söyleyerek "Mısır'a Ortadoğu'ya özgürlük direnişle gelecek. Mursi'nin ilkeli ve tavizsiz tutumu karşısında acziyet içine düşenler, bugün Muhammed Mursi'yi, darbe karşıtlarını nasıl ve niçin yargıladıklarını hiç kimseye anlatamazken Batı bu zulme ortak oluyor. Son hukuksuz karar ve Batı'nın sessizliği dünya sisteminin nasıl adaletsiz olduğuna ışık tuttu. Haksız kararlar karşısında suskun kalan, darbecilere örtülü veya açık şekilde destek vermekten çekinmeyen emperyalizmin kanlı yüzünü bir kez daha deşifre etti. Sisi sever,  kan içici vampirleri ve kapitalist cinayet şebekelerini lanetliyoruz. Mısır'da darbe olmasaydı, Suriye'de devrim tamamlanmasaydı, azgın İsrail bu kadar rahat katliam yapamayacaktı. Ama darbeciye darbeci, diktatöre diktatör diyemediği gibi her defasında onların değirmenine su taşıdı. İkiyüzlü davranışlarıyla BM bu coğrafyaya zarar verdi, mazlum halkların ahını aldı. Mısır Gazze'nin can damarlarını tıkadı, Suriye-Filistin mülteci kamplarını bombalayarak katliamlara ortak oldu." dedi.  'MÜSLÜMAN ÜLKELER VE ORTADOĞU ÜÇ MAYMUNU OYNAMAMALI' Yiğit, "İran, Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Körfezin baronları ve tüm Ortadoğu ülkeleri bu zulme seyirci kalırsa ve üç maymunu oynamaya devam ederlerse tarih bunu affetmeyecektir. Bizim için Ümmet için direnen kardeşlerimizin yanına, kapitalist barbarların karşısında dik durma vaktidir. Batı'dan medet umma devri sona ermiştir. BM'den adalet bekleme devri kapanmıştır. Diktatörlerden aman bekleme dönemi sona ermiştir. İnsanlık öyle bir ses vermeli ki utanç verici, insanlık dışı, insanlık ayıbı karar kaldırılsın. Şikayet etmeyeceğiz, ayağa kalkacağız, din kardeşlerimiz özgür kalana kadar da oturmayacağız.  Mısır, Gazze, Suriye, Irak, Arakan, Bangladeş, Doğu Türkistan başta olmak üzere emperyalizm tarafından sömürülen ne kadar ülke varsa özgür kalıncaya kadar savaş vereceğiz. Mahkemelerde hesap verenler Mursi'ler değil , Sisiler, Esed'ler ve onların küresel ortakları olana kadar vazgeçmeyeceğiz" diyerek basın açıklamasını noktaladı.