Arınç ve Gökçen arasında atışma

İşte son olarak yaşanan gelişmeler ve söyleyenen çok konuşulacak sözler. Erdoğan, izleme heyeti ve Dolmabahçe toplantısı için ‘Yanlıştı’ şeklindeki açıklamasını eleştiren Arınç’a isim vermeden tepki gösterdi. “Söz söylemek hakkım. Meselesi koltuk olanlar bizi anlamadı” dedi. Arınç, “Haşa eleştirmeyiz” derken akçeli işinin olmadığını vurguladı. İstifasını isteyen Gökçek için ise ağır ifadeler kullandı. Erdoğan: Meselesi ikbal olanlar bizi anlayamadı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın çözüm sürecine yönelik eleştirilerine Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın tepkisiyle başlayan polemik, yeni açıklamalarla sürüyor. Erdoğan, izleme heyeti oluşturulmasını doğru bulmadığını açıklamış ve 28 Şubat'ta Dolmabahçe'de hükümet ve HDP heyetinin ortak toplantısı için de‘Yanlıştı’ demişti. İsim vermeden yüklendi Başbakan Yardımcısı Arınç ise Erdoğan'ın hükümeti eleştirmesinin uygun olmadığını söyleyerek “Hükümetimiz heyeti faydalı görüyor ve uygulamakta kararlıyız. Ülkeyi yöneten hükümettir, sorumluluk da hükümettedir. 'Bundan hoşlanmadım' beyanları kendi hissi beyanlarıdır” açıklaması yapmıştı. Erdoğan, Beştepe’de muhtarlar toplantısında isim vermeden eleştirilerini sürdü ve açıklamalarına devam edeceğini söyledi. Ucuz kahramanlık Kimseye meşruiyet kazandırmak gayeleri olmadığını aktaran Erdoğan, “Eğer itiraz ediyorsam, bazı yanlışlara dikkat çekiyorsam, bugüne kadar yaşananları yakından bilen biri olarak yapıyorum. Eğer eleştiriyorsam ülkem, kardeşlik ve barış adına yapıyorum. Biz dertliyiz. Dert adamı söyletir. Meselesi ikbal, koltuk olanlar bizi anlayamadı. Ucuz kahramanlık peşinde olanlar bizi anlayamadı. Biz şahsi meseleleri işin içine katmadan, hükümetimizle, devletimizle bu işi çözeceğiz. Sonraki gelişmelere ilişkin söz söylemek, değerlendirme yapmak, teklifte bulunmak herhalde benim hakkım” dedi. Nevruz akşamı 1,5 saatlik zirve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Nevruz kutlamalarının yapıldığı 21 Mart’ın akşamı Kısıklı’daki konutunda Başbakan Davutoğlu’nu kabul etti. Erdoğan’ın talebi üzerine 23.30 sıralarında başlayan görüşme 1,5 saat sürdü. Somut adım görmeden daha ileri gidemeyiz Erdoğan, terör örgütünün silahları bırakması gerektiğini söyledi.  Erdoğan, çözüm süreciyle ilgili şunları kaydetti: “Şimdi söylüyorlar, silahlar bırakılsın. Bir yıl önce Nevruz'da yine bunlar söylenmişti. Tamam dendi. E ne oldu? Uygulama görmeden inanmak mümkün değil. 2,5 ay sonra seçim var. 30 Mart seçimlerinde tehditlerle bu işler yürüdü, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tehditlerle yürüdü. Çözüme katkı sunmak istiyorlarsa, önce silahların gölgesinden kurtulacaklar. Silahların gölgesinde barış olmaz. Verilen sözlerin defalarca çiğnendiği bir ortamda somut adımları görmeden daha ileriye gidemeyiz. Bu şımarıkça tavırlara boyun mu eğeceğiz? Sözüne güvenilmeyen figürlerle yol mu yürüyeceğiz? Her türlü oyunu oynayanlarla nasıl devam edeceğiz? Önce silahı bırakacaksın. Türkiye’de artık Kürt sorunu yoktur. Kürt kardeşlerimin sorunları vardır.” Demirtaş'a: Zavallı ya... HDP lideri Selahattin Demirtaş’ın “Sen teksin ve tek kalmaya devam edeceksin” sözlerini de eleştiren Erdoğan, “Yahu bunlar çok zavallı ya. Ya ben cumhurun başkanıyım ya, milletin başkanıyım. Büyüklerimizin çok güzel bir lafı var, ‘Kendini bil, haddini bil, neslini bil.’ Ama bunlarda hiçbirisi yok” dedi. Gökçek: İstifa olasılığı düşük Arınç görevden alınmalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek de polemiğe dahil oldu. Gökçek, Twitter hesabından “Paralel yapı içinde hep bir laf dolaşıp duruyordu: ‘AK Parti’ye son anda öyle bir darbe vuracağız ki, altından kalkmaları mümkün olmayacak.’ Bizi içimizden vurmak istediler. Bülent Arınç ile vurdular” dedi. Seni istemiyoruz Gökçek, Arınç’a “hükümet sözcülüğünden ve başbakan yardımcılığından istifa et” çağrısı yaparken, istifa olasılığını düşük gördüğünü, eğer istifa etmezse Arınç’ın görevden alınması gerektiğini belirtti. “Bülent Arınç seni istemiyoruz” diye yazdı. Öte yandan Melih Gökçek, dün akşam katılacağı açıklanan Ahmet Hakan’ın programına gitmedi. Bülent Arınç'tan sert sözler Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, 4 saat süren Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklama yaptı. İşte Arınç’ın açıklamalarından satırbaşları… İHTİLAF VAR MI? (Haftasonu yaptığı açıklamalar)  Sayın Cumhurbaşkanımız, bazı konularda düşüncelerini ifade ediyor. Eğer o düşünceler yanlış kanaate, eksik bilgiye, yanlış yönlendirme gayretinde olan insanların adeta hoşuna gidecek bir noktaya geliyorsa bize düşen, haşa onu eleştirmek değil, onu yanlış bulduğumuzu söylemek değil, onu bilgilendirmektir, olayın eksik kalan yönlerini anlatmaktır. POLEMİK YOK: Benim iki gün üst üste yaptığım  konuşmalarda saygısızlık göremezsiniz, muhatap alma göremezsiniz, polemik göremezsiniz. Ben hükümetin bir üyesiyim. Hükümetimi belli konularda elbette savunurum. Erdoğan’la ilgili sözlerim Başbakan’ın onayıyla yapılmıştır değildir. AKÇELİ İŞTE YOKUM: Hiçbir akçeli işte benim ismim geçmez. Hiçbir dürüst olmayan ilişkide benim ismim geçmez. Ben hayatını bu dava için harcamış, tüketmiş bir insanım. TEMİNAT VEREMEM: 8 Haziran'da sokağa çıktığım zaman ‘Bu adam namuslu, dürüst, vicdanlı bir adamdı. Helal olsun' diyeceklerini biliyorum. Başkaları için teminat veremem ama benim için böyle denmesi milyarlara, trilyonlara sahip olmaktan çok daha değerlidir. İZLEME KURULU: (Erdoğan’ın ‘İzleme Kurulu’nu doğru bulmuyorum’ eleştirisiyle ilgili olarak) İzleme heyeti konusu bizim kabulümüzdür. Çözüm Süreci içerisinde böyle bir mekanizmaya ihtiyaç duyulduğu, iyi çalışırsa bunun faydalı olabileceği kararımız altına alınmıştır.  EŞME RUHU: (Öcalan’ın Nevruz mesajı) Eşme'den bahsedilmiş olması, hakikat ve yüzleşme komisyonundan bahsedilmiş olması. Biz bu çalışmaların içerisinde PKK'nın veya İmralı'nın terminolojisine bağlı kalamayız. Biz hükümetiz, biz devleti yönetiyoruz. O yüzden hiçbir şey yapılacaksa bunun örgüte ait terminolojiyle değil, hükümetimizin uygun gördüğü bir şekil ve tarzda yapılması gerekir. Gökçek'e istifa tepkisi SENİN HADDİN DEĞİL: (Melih Gökçek’in “paralel” ithamı ve “istifa çağrısı”na yanıt verdi) Koltuk sevdam, mevki, makam sevdam yoktur.  Ben burada bir dava için varım. Seçimlerden sonra bu görevde olmayacağım. Şerefimle yaşayacağım. Beni istifaya davet etmek, beni görevden almak için birilerine çağrıda bulunmak senin hakkın değil, haddin de değil. Terbiyesizce açıklama. OKKALI CEVAP: Gökçek’e okkalı cevap vermeyi iki sebepten yapmacağım. Birincisi benim Gökçek'e değil ama onun değerli eşi Nevin Hanımefendi'ye çok büyük bir saygım var.  İkincisi yeni bir tartışma konusu ortaya atarak seçimlerden önce kafaları, zihinleri karıştırmak istemem. O yüzden Gökçek ile ilgili 100 konuyu 8 Haziran'dan itibaren ömrüm vefa ederse konuşmak isterim. KATLANIYORUM: Her şeye dava için katlanıyorum. O yüzden Gökçek, bakın sayın demiyorum, bu yazdıklarıyla bir tek şeyi amaçlıyor. Bir: Bir yerlere yaranmak istiyor. İkincisi: Oğlunun milletvekilli adaylığını garantilemek istiyor. Daha fazlasını bana söyletmesin. PARALEL YANITI: Benim cemaat denen olguya karşı sevgimi ve sempatimi 78 milyon insan bilir.  Ama Gökçek bunlardan daha fazlasını yapmıştır. Belediye başkanlığı adaylığında ve seçimlerde oy isterken bu yapının kucağında oturmuştur. Ankara'yı parsel parsel satmıştır . Çok zor seçimi kazandıktan sonra birilerine yaranmak için mücadele ediyor görünmektedir. HINCINI ÇIKARIYOR: 2009 ve 2014 seçimlerinde Gökçek’in adaylığına itiraz ettim. Partinin adaylık kararından sonra destekledim. Dolayısıyla o günden kalan bir hıncını şimdi bir şekilde çıkarmaya çalışıyor. 8 Haziran’dan sonra hesabını sorarım.