Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

ADD Atatürk’ü unutmadı

EKONOMİ (AA) - Anadolu Ajansı | 02.02.2015 - 14:18, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:49 3156+ kez okundu.
 

ADD Atatürk’ü unutmadı

“Aydınlılar Olarak Büyük Atatürk’e Bağımsız, Özgür, Çağdaş , Laik Bir Devlet Yarattığı İçin Minnet ve Şükranlarımızı Sunuyoruz”.

Bugün Atatürk’ün Aydın’a gelişinin 84. yıldönümü. Biz büyük önderin kentimize gelişinin yıldönümünde o günün heyecan ve coşkusunu yaşamak yerine ülkesini kurtardığı halkının bir kısmı tarafından itibarsızlaştırılmaya, önemsizleştirmeye çalışıldığına tanık olmaktayız. Ülkeyi emperyalistlerin işgalinden kurtaran devrimci bir kahramana düşman olmak için insanın sadece bilincini değil bütün duygularını da yitirmiş olması gerekir. Bugün Türkiye’de siyasi iktidarında kışkırtmalarıyla devletin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e açıktan ya da örtülü olarak saldırmak ve hakaret etmek artık sıradan bir olay haline gelmiştir. bu saldırı kampanyasına karşı varlıklarını büyük Atatürk’e ve onun mücadelelerine borçlu olan ne basın, ne yargı mensupları, ne üniversiteler, ne güvenlik güçleri seslerini çıkarmamakta olan biteni izlemekle yetinmektedirler. Ulusu ulusun değerlerini kompleksleri içinde aşağılamaya kalkanlar, Atatürk’ü halkın dikkatinden kaçırmaya çalışanlar, onun başardığı büyük işleri küçümsemeye yeltenenler Türk Kurtuluş Savaşı ve Türk Devrimi emperyalist güçlere ve onların destekçilerine karşı yapıldığı için bu güçler Atatürk’ten, Atatürkçülerden de korktukları için saldırmaktadırlar. O yüzdendir ki Kurtuluş Savaşını yok sayarak, 19 Mayıs’ı inkar ederek, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını iptal ederek, İstiklal marşını görmezden gelerek, gençliğe hitabeyi kaldırmak isteyerek tarihteki akıl hocaları Vahdettinin, Damat Ferit Paşa’nın, Ali Kemallerin izinden gittiklerini belgelemişlerdir. Ne yaparlarsa yapsınlar aziz milletimiz Atatürk’e samimi bir sevgi, büyük bir saygı duymaktadır. Türk milletinin kurtarıcısı, Türk çağdaşlaşmasının fikir babası, büyük Türk Devrimcisi M. Kemal Atatürk yaptıklarıyla aradan geçen onlarca yıla rağmen hala güncelliğini bu özellikleri nedeniyle korumaktadır. Bu nedenledir ki Türkiye’de hemen her birey özgür yaşamını borçlu olduğu Atatürk’e sıradan tarihi bir kişilik olarak bakmaz. Her Türk vatandaşı özünde Atatürk’ü görür, onunla bütünleşir, onunla birlikte yaşar. O yüzdendir ki; Atatürkle ilgili kendisi ve çevresiyle yaşamında bir bağ arar. Bu bağlardan belki de en güçlüsü büyük Atatürk’ün yurt gezileridir. M. Kemal Atatürk yaşamı boyunca 52 il merkezine çeşitli amaçlarla ziyaretlerde bulunmuştur. Bunun yanı sıra birçok ilçe ve kasabaya da gitmiştir. Onun ziyaret ettiği ve ziyaretinin önemli sonuçlar yarattığı şehirlerden biri de Aydın olmuştur. Atatürk’ün Aydın’a olan ilgisi daha kurtuluş savaşı yıllarında başlamıştır. Aydın cephesindeki direnişe büyük hayranlık duymuş, bölgenin direniş önderleri Demirci Mehmet Efe ve Yörük Ali Efe ile  bizzat yazışmalarda bulunmuştur. Kurtuluş sonrası yanmış, yıkılmış Aydın’ın sorunlarıyla yakından ilgilenmiş, yakın arkadaşlarını Aydın’dan milletvekili seçilmelerini sağlayarak, Aydın’ın yeniden imarında ödenek çıkartarak önemli destekleri olmuştur. Türk Devriminin önemli isimlerinden Dr. Reşit Galip’in Aydın milletvekili olarak mecliste bulunması Atatürk’ün Aydın’a olan özel ilgisinin tezahürü idi. M. Kemal Atatürk Aydın ve İlçelerine 1924-1930-1931-1937 yıllarında olmak üzere dört kez ziyarette bulunmuştur. M. Kemal Atatürk’ün bu ziyaretlerinin bazıları özel, bazıları yol güzergahında olduğu için, bazıları da harp oyunları ve resmi açılışlar vesilesiyle gerçekleşmiştir. M. Kemal Paşa’nın 1931 yılında gerçekleşen ve 84. yıldönümünü kutladığımız ziyareti doğrudan doğruya yapılan bir gezi şeklinde olmamıştır. M. Kemal Paşa Ankara’dan İzmir’e 27 Ocak 1931’de gelmiş, burada bulunduğu sırada II. Çok partili hayata geçiş sürecinin toplumda yarattığı etkileri ve sorunları yerinde görmek ve değerlendirmeler yapmak amacıyla Aydın- Nazilli üzerinden bütün Batı Anadolu’yu kapsayan bir yurt gezisi planlamıştır. Bu gezi tarihimizde “Büyük Ege Gezisi” olarak bilinmektedir. M. Kemal Paşa beraberinde içlerinde Vasıf Çınar, Kılıç Ali, Reşit Galip, İzmir Valisi Kazım Dirik ve generallerinde bulunduğu bir heyetle 3 Şubat 1931’de İzmir’den saat 10.00’da hareket etmiş ve saat 15.00’de Aydın’a ulaşmıştır. Dönemin Aydın Valisi Fevzi (Toker) Bey ve Ordu Müfettişi General Fahrettin (Altay) Paşa M. Kemal Paşa’yı Aydın il sınırında karşılayarak, Aydın İstasyonuna kadar refakat etmişlerdir. Cumhurbaşkanlığı kalemi tarafından karşılama törenleri yapılmaması için defalarca uyarılarda bulunulmasına rağmen Aydınlılar bu uyarıları dinlememiş Ortaklardan başlayarak hemen her istasyonda Atatürk’ün özel treni durdurularak kendisine büyük tezahürat yapılmıştır. Atatürk’ün özel treni Aydın istasyonuna geldiğinde hava yağmurlu olmasına rağmen inanılmaz bir kalabalık kendisini büyük heyecan ve coşkuyla karşılamıştır. Şehir bayraklarla donatılmış, caddelere, bulvarlara, meydanlara ve önemli binalara taklar kurulmuştu. Büyük Gazi’yi kurtarıcılarını Aydınlılar görkemli bir şekilde kucakladılar. M. Kemal Paşa refakatiyle beraber dinlenmek için önce Vali Konağı’na geçmiştir. Öğleden sonra Topyatağındaki Garnizonu, Saat 16.00’da Aydın Belediyesini ve CHF’nı ziyaret eden Gazi’ye burada Belediye Başkan Vekili Emin Bey tarafından şehrin sorunlarıyla ilgili bilgiler verilmiştir. M. Kemal Paşa’nın 1931 yılı Aydın seyahati ulusal anlamda iki önemli gelişmeyle sonuçlanmıştır. Biri Aydın Türk Ocağını ziyareti sırasında karşılaştığı donuk, ilgisiz, sorumsuz tablo karşısında Ocakların konumunu hatırlatması ve ardından Türk Ocaklarını kapatarak parti ile bütünleşmesinin zeminini hazırlamış olmasıdır. Diğeri de Adnan Menderesle tanışması ve bu tanışma sonrasında karşılaştığı yetenekli genci parti de önemli bir konuma getirmesidir. Başka bir deyişle M. Kemal Paşa Menderes’i keşfetmiş, Aydın’a ve ülkesine hizmet etmek için Türk siyasi yaşamına hediye etmiştir. Atatürk olmasaydı. Kimi siyasi akımların milat olarak gördüğü Menderes’in siyasi hayatı da olmayacaktı. Atatürk Aydın’a ve ilçelerine son ziyaretini hasta bir vaziyette 9-12 Ekim 1937 tarihlerinde gerçekleştirmiştir. Bu seyahat sırasında sanayileşme hamlesinin önemli adımlarından olan Nazilli Sümerbank Basma Fabrikasını kendi elleriyle açarken, II. Dünya Savaşı rüzgarlarının estiği ve Türkiye kıyılarının İtalyan tehdidi altında bulunduğu tarihlerde Ege Manevralarına katılarak Türkiye’yi tehdit edenlere ordusuyla birlikte gözdağı vermiştir. Atatürk’ün Aydın ve ilçelerine gerçekleştirdiği seyahatler ve bu seyahatler sırasında yaptığı konuşmalar, görüşmeler ve belirttiği istek ve temennileri çağdaş Türkiye yaratma hedefinin bir adımı olarak hayata geçirilmiştir.  3 Şubat tarihleri Aydınımızın, Aydınlıların Atatürk’le daha yakın daha bütün olduğu tarihlerdir. Bizden sonra gelen kuşaklar onda bizim göremediklerimizi görecekler, onu daha da anlayacaklar ve yaşadıkları çağın sorunlarına ondan aldıkları ışıkla çözüm bulacaklardır. Bu zor süreçte bağımsız ve özgür yaşamak onurumuzu korumak için geçmişte gösterilen özverilerin değerini daha iyi anlamamız ve Türk gençliğine emanet edilen ulusumuzun savunuculuğunu ve sorumluluğunu her alana taşıyacağız. Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı aydınlık yolda daima ileriye doğru gidecek, onun belirlediği hedefler doğrultusunda Cumhuriyete ve Türk Devrimine bağlılığını inançlı bir biçimde sürdüreceğiz.
“Aydınlılar Olarak Büyük Atatürk’e Bağımsız, Özgür, Çağdaş , Laik Bir Devlet Yarattığı İçin Minnet ve Şükranlarımızı Sunuyoruz”.

Bugün Atatürk’ün Aydın’a gelişinin 84. yıldönümü. Biz büyük önderin kentimize gelişinin yıldönümünde o günün heyecan ve coşkusunu yaşamak yerine ülkesini kurtardığı halkının bir kısmı tarafından itibarsızlaştırılmaya, önemsizleştirmeye çalışıldığına tanık olmaktayız. Ülkeyi emperyalistlerin işgalinden kurtaran devrimci bir kahramana düşman olmak için insanın sadece bilincini değil bütün duygularını da yitirmiş olması gerekir. Bugün Türkiye’de siyasi iktidarında kışkırtmalarıyla devletin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e açıktan ya da örtülü olarak saldırmak ve hakaret etmek artık sıradan bir olay haline gelmiştir. bu saldırı kampanyasına karşı varlıklarını büyük Atatürk’e ve onun mücadelelerine borçlu olan ne basın, ne yargı mensupları, ne üniversiteler, ne güvenlik güçleri seslerini çıkarmamakta olan biteni izlemekle yetinmektedirler.

Ulusu ulusun değerlerini kompleksleri içinde aşağılamaya kalkanlar, Atatürk’ü halkın dikkatinden kaçırmaya çalışanlar, onun başardığı büyük işleri küçümsemeye yeltenenler Türk Kurtuluş Savaşı ve Türk Devrimi emperyalist güçlere ve onların destekçilerine karşı yapıldığı için bu güçler Atatürk’ten, Atatürkçülerden de korktukları için saldırmaktadırlar. O yüzdendir ki Kurtuluş Savaşını yok sayarak, 19 Mayıs’ı inkar ederek, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını iptal ederek, İstiklal marşını görmezden gelerek, gençliğe hitabeyi kaldırmak isteyerek tarihteki akıl hocaları Vahdettinin, Damat Ferit Paşa’nın, Ali Kemallerin izinden gittiklerini belgelemişlerdir.

Ne yaparlarsa yapsınlar aziz milletimiz Atatürk’e samimi bir sevgi, büyük bir saygı duymaktadır. Türk milletinin kurtarıcısı, Türk çağdaşlaşmasının fikir babası, büyük Türk Devrimcisi M. Kemal Atatürk yaptıklarıyla aradan geçen onlarca yıla rağmen hala güncelliğini bu özellikleri nedeniyle korumaktadır. Bu nedenledir ki Türkiye’de hemen her birey özgür yaşamını borçlu olduğu Atatürk’e sıradan tarihi bir kişilik olarak bakmaz. Her Türk vatandaşı özünde Atatürk’ü görür, onunla bütünleşir, onunla birlikte yaşar. O yüzdendir ki; Atatürkle ilgili kendisi ve çevresiyle yaşamında bir bağ arar. Bu bağlardan belki de en güçlüsü büyük Atatürk’ün yurt gezileridir.

M. Kemal Atatürk yaşamı boyunca 52 il merkezine çeşitli amaçlarla ziyaretlerde bulunmuştur. Bunun yanı sıra birçok ilçe ve kasabaya da gitmiştir. Onun ziyaret ettiği ve ziyaretinin önemli sonuçlar yarattığı şehirlerden biri de Aydın olmuştur. Atatürk’ün Aydın’a olan ilgisi daha kurtuluş savaşı yıllarında başlamıştır. Aydın cephesindeki direnişe büyük hayranlık duymuş, bölgenin direniş önderleri Demirci Mehmet Efe ve Yörük Ali Efe ile  bizzat yazışmalarda bulunmuştur. Kurtuluş sonrası yanmış, yıkılmış Aydın’ın sorunlarıyla yakından ilgilenmiş, yakın arkadaşlarını Aydın’dan milletvekili seçilmelerini sağlayarak, Aydın’ın yeniden imarında ödenek çıkartarak önemli destekleri olmuştur. Türk Devriminin önemli isimlerinden Dr. Reşit Galip’in Aydın milletvekili olarak mecliste bulunması Atatürk’ün Aydın’a olan özel ilgisinin tezahürü idi. M. Kemal Atatürk Aydın ve İlçelerine 1924-1930-1931-1937 yıllarında olmak üzere dört kez ziyarette bulunmuştur. M. Kemal Atatürk’ün bu ziyaretlerinin bazıları özel, bazıları yol güzergahında olduğu için, bazıları da harp oyunları ve resmi açılışlar vesilesiyle gerçekleşmiştir.

M. Kemal Paşa’nın 1931 yılında gerçekleşen ve 84. yıldönümünü kutladığımız ziyareti doğrudan doğruya yapılan bir gezi şeklinde olmamıştır. M. Kemal Paşa Ankara’dan İzmir’e 27 Ocak 1931’de gelmiş, burada bulunduğu sırada II. Çok partili hayata geçiş sürecinin toplumda yarattığı etkileri ve sorunları yerinde görmek ve değerlendirmeler yapmak amacıyla Aydın- Nazilli üzerinden bütün Batı Anadolu’yu kapsayan bir yurt gezisi planlamıştır. Bu gezi tarihimizde “Büyük Ege Gezisi” olarak bilinmektedir. M. Kemal Paşa beraberinde içlerinde Vasıf Çınar, Kılıç Ali, Reşit Galip, İzmir Valisi Kazım Dirik ve generallerinde bulunduğu bir heyetle 3 Şubat 1931’de İzmir’den saat 10.00’da hareket etmiş ve saat 15.00’de Aydın’a ulaşmıştır. Dönemin Aydın Valisi Fevzi (Toker) Bey ve Ordu Müfettişi General Fahrettin (Altay) Paşa M. Kemal Paşa’yı Aydın il sınırında karşılayarak, Aydın İstasyonuna kadar refakat etmişlerdir. Cumhurbaşkanlığı kalemi tarafından karşılama törenleri yapılmaması için defalarca uyarılarda bulunulmasına rağmen Aydınlılar bu uyarıları dinlememiş Ortaklardan başlayarak hemen her istasyonda Atatürk’ün özel treni durdurularak kendisine büyük tezahürat yapılmıştır.

Atatürk’ün özel treni Aydın istasyonuna geldiğinde hava yağmurlu olmasına rağmen inanılmaz bir kalabalık kendisini büyük heyecan ve coşkuyla karşılamıştır. Şehir bayraklarla donatılmış, caddelere, bulvarlara, meydanlara ve önemli binalara taklar kurulmuştu. Büyük Gazi’yi kurtarıcılarını Aydınlılar görkemli bir şekilde kucakladılar. M. Kemal Paşa refakatiyle beraber dinlenmek için önce Vali Konağı’na geçmiştir. Öğleden sonra Topyatağındaki Garnizonu, Saat 16.00’da Aydın Belediyesini ve CHF’nı ziyaret eden Gazi’ye burada Belediye Başkan Vekili Emin Bey tarafından şehrin sorunlarıyla ilgili bilgiler verilmiştir.

M. Kemal Paşa’nın 1931 yılı Aydın seyahati ulusal anlamda iki önemli gelişmeyle sonuçlanmıştır. Biri Aydın Türk Ocağını ziyareti sırasında karşılaştığı donuk, ilgisiz, sorumsuz tablo karşısında Ocakların konumunu hatırlatması ve ardından Türk Ocaklarını kapatarak parti ile bütünleşmesinin zeminini hazırlamış olmasıdır. Diğeri de Adnan Menderesle tanışması ve bu tanışma sonrasında karşılaştığı yetenekli genci parti de önemli bir konuma getirmesidir. Başka bir deyişle M. Kemal Paşa Menderes’i keşfetmiş, Aydın’a ve ülkesine hizmet etmek için Türk siyasi yaşamına hediye etmiştir. Atatürk olmasaydı. Kimi siyasi akımların milat olarak gördüğü Menderes’in siyasi hayatı da olmayacaktı.

Atatürk Aydın’a ve ilçelerine son ziyaretini hasta bir vaziyette 9-12 Ekim 1937 tarihlerinde gerçekleştirmiştir. Bu seyahat sırasında sanayileşme hamlesinin önemli adımlarından olan Nazilli Sümerbank Basma Fabrikasını kendi elleriyle açarken, II. Dünya Savaşı rüzgarlarının estiği ve Türkiye kıyılarının İtalyan tehdidi altında bulunduğu tarihlerde Ege Manevralarına katılarak Türkiye’yi tehdit edenlere ordusuyla birlikte gözdağı vermiştir.

Atatürk’ün Aydın ve ilçelerine gerçekleştirdiği seyahatler ve bu seyahatler sırasında yaptığı konuşmalar, görüşmeler ve belirttiği istek ve temennileri çağdaş Türkiye yaratma hedefinin bir adımı olarak hayata geçirilmiştir.

 3 Şubat tarihleri Aydınımızın, Aydınlıların Atatürk’le daha yakın daha bütün olduğu tarihlerdir. Bizden sonra gelen kuşaklar onda bizim göremediklerimizi görecekler, onu daha da anlayacaklar ve yaşadıkları çağın sorunlarına ondan aldıkları ışıkla çözüm bulacaklardır.

Bu zor süreçte bağımsız ve özgür yaşamak onurumuzu korumak için geçmişte gösterilen özverilerin değerini daha iyi anlamamız ve Türk gençliğine emanet edilen ulusumuzun savunuculuğunu ve sorumluluğunu her alana taşıyacağız. Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı aydınlık yolda daima ileriye doğru gidecek, onun belirlediği hedefler doğrultusunda Cumhuriyete ve Türk Devrimine bağlılığını inançlı bir biçimde sürdüreceğiz.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.