Ülke sorunlarına eğilme başlığında bazı şöhret isimlerin, sanatçı kimliğini kullanarak halkı yanılttığını söyleyen İsmar Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Bilgen “ Devlet sanatçılığı diye bir kavram vardı, şimdi de patron sanatçıları türedi. İkisi de talimat usulü ile çalışan yani sanatın ruhuna aykırı kavramlar. Madem bu devlet anonim bir şirket, o halde prim sistemi ile çalışan patron sanatçıları, yönetim değiştiğinde bu halkın işçisi yapalım. Ben işçilikten gelerek şirketler yöneten biriyim, bu karakterdeki çalışanları iyi bilirim. Bizim yönetimimizde bu tarz sanatçılar asla şans bulamayacaklar” iddiasında bulundu.

Aralarında; Yavuz Bingöl, Şafak Sezer, Ebru Gündeş, Zerrin Özer ve Bülent Ersoy gibi 56 ismi iktidarın sözde şirketinin çalışanları olarak gördüğünü belirten Kazım Bilgen “Acındıran, düşünüp üretmekten alıkoyan bir ortam hazırlandı. İktidarın uzantısı sanatçı denilen bu isimler popüler hale getirildi. Konuşmalarını incelerseniz sürekli patrona övgü duyarsınız. Çünkü fıtratlarında bu var. Sanatçı dediğin omurgadır, halkla var oluyorlarsa yeri halkın içidir. Bu arkadaşları saraylarda görmek yerine; Soma’daki maden ocağında kazmayla, Çukurova’daki pamuk tarlasında çuvalla, çok sevdikleri rezidansların inşaatlarında malayla çalışmasını sağlamak, sanatlarına ve halka büyük hizmet olacaktır” dedi.

Çok sayıda gerçek sanatçının halen ülke dinamiklerini koruyup kolladığını da belirten Bilgen “Bir sanatçı dostumuzun söylemiyle, Türkiye yıllardır direnmeyi ve sesini çıkarmayı unuttu. Şimdi insanlar belki evinde dizi izliyor, belki sabahın erken saatinde işe gidiyor ama artık bütün direnişlerden haberdar. Bu iktidar yabancı kaynaklı bir iktidar, sokağa çıkana darbeci diyor. Lağım patladı. Halk artık kokuyu alıyor ve Türkiye temizlenmeye başlıyor” diyerek tertemiz yönetim çalışmalarını Cumhuriyet Halk Partisi çatısında bizzat yürüttüğünü söyledi.