Sağlığımızı onlara borçluyuz
Dünya tarihi boyunca çeşitli salgın hastalıkların canlıların korkulu rüyası olduğunu, salgınların günümüzde ulaşımın gelişmesiyle diğer ülkeleri de tehdit eder duruma geldiğini belirten Hatipoğlu, nüfusun artması, fakirlik ve buna bağlı beslenme ile hijyen şartlarının da kötü seyretmesinin salgınlara zemin hazırladığını anlattı. Dünyayı tehdit eden son Ebola salgınının Aralık 2013'te Gine'nin doğusundaki bir köyde meyve yarasasının 2 yaşındaki çocuğu ısırmasıyla başladığını anımsatan Hatipoğlu, "Annesinin de enfeksiyon kapmasıyla ikisi de öldü. Virüs, cenazelere gelen kişilere bulaşmaya başladı. Yapılan çağrılar göz ardı edildi. Ebola henüz büyük yerleşim bölgelerine yayılmamışken gereken müdahale yapılamadı ve virüs kentlere yayılınca kontrol altına almak zorlaştı" diye konuştu.
Vaka 21 bin 121, ölüm 8 bin 304'e ulaştı
"Acaba bugün gösterilen ilgi salgının başladığı günlerde gösterilseydi bu kadar vaka, ölüm olur muydu" diyen Hatipoğlu, şöyle devam etti: "Salgın bu kadar uzun süre dünyayı tehdit eder miydi? İnsanların bunu çok iyi düşünmesi ve analiz etmesi gerekir. Günümüzde Ebola vaka sayısı 21 bin 121'e, ölümler ise 8 bin 304'e ulaştı. Sağlık Bakanlığı 2014 yılı boyunca devam eden dünya Ebola salgınında iyi bir sınav vermiştir, vermeye de devam edecektir. Salgın hızı biraz azalmış olsa da Ebola, bu yıl içinde de devam edecek gibi görünmektedir. Batı Afrika'da salgından etkilenen ülkelere gereken yardımlar yapılmış ve yapılmaya da devam edilecektir. Genel Müdürlüğümüzce Ebola gibi uluslararası halk sağlığı risklerinin ülkemize girmesini önlemek amacıyla sınır giriş noktalarında sağlık denetimi yapıldı. Biz, diğer ülkeler gibi salgın olduğunda değil her zaman bu tür riskler için uluslararası giriş noktalarında örgütlenmiş bir kurumuz."Hatipoğlu, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu tarafından Ebola ile ilgili alınan kararlar gereğince uluslararası giriş noktalarında görev yapan sağlık personelinin yanında diğer paydaş kurumlara konuyla ilgili bilgilendirmeler yapıldığına işaret etti.
Yolcular 3 hafta süreyle takip ediliyor
Kişisel koruyucu ekipmanların tedarik edilerek sağlık personeline dağıtıldığını ve kritik giriş noktalarında 24 saat esasına göre çalışan personel sayısının artırıldığını vurgulayan Hatipoğlu, etkilenen bölgeden gelen uçuşlara yönelik tedbirlerle ilgili Türk Hava Yolları ile toplantılar yapıldığını kaydetti. Etkilenmiş bölgeden gelen uçaklarda Ebola virüsüne yönelik bilgilendirme yapıldığını, uçakların dezenfektesinin sağlandığını dile getiren Hatipoğlu, şöyle konuştu:"Riskli bölgeden gelen uçakların yolcu listeleri Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ile paylaşılarak, 3 hafta süreyle aile hekimlerince bu yolcuların takibi yapılmaktadır. Hastalıkla ilgili Türkçe, İngilizce ve Fransızca bilgilendirme broşürleri hazırlanarak etkilenmiş bölgeden gelen uçaklara dağıtıldı. Gemilere de limanlarımıza yanaşmadan önce açıkta denetim yapılarak yanaşma izni verilmektedir. Havaalanı ve limanlarımızdaki bu önlemler dışında riskli bölgelere seyahat eden vatandaşlarımıza hizmet sunan Seyahat Sağlığı Merkezlerimizin sayısı 2014 yılı içinde 32'den 43'e çıkarıldı." Hatipoğlu, Türkiye'de bugün itibarıyla Ebola vakası bulunmadığını, Genel Müdürlük olarak Batı Afrika bölgesindeki salgını ilk başladığı günden itibaren yakından takip ederek tedbirler alındığını sözlerine ekledi.