Başkan Ekiz’den, 10 Kasım Mesajı

EFELER - Başkan Ekiz mesajında , “Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, Atam; Bugün seni sonsuzluğa uğurlamamızın üzerinden 83 yıl geçti ama ışığınla,  fikirlerinle hep yanımızdasın”

Ekiz, “57 yıllık ömründe bir dakika bile vatanından başka bir şey düşünmedin.

Saraylarda oturanların unuttuğu yoksul halkı arkana alarak, 7 düvele başkaldırdın. Bağımsızlık uğruna, vatanı vatan yapmak uğruna emperyal canavarların üzerimizdeki oyunlarını bozdun. Senin de 100 yıl önce öngörüp uyardığın gibi, o emperyal canavarların oyunları yine üzerimizde. Saraylar mı? O da var Paşam o da var, en şaşalısında itibar aradıkları. Ama bu oyunları yine bozmak için yolumuz belli, bizim Gençliğe Hitabe'miz var.

Bu hitabenin ışığında yürüyen, senin bayram hediye edecek kadar sevdiğin ve senin evladın olmaktan gurur duyan evlatların var.

Ne çok severdin çocukları, hele kız çocuklarını. Atam senden sonra da kara zihniyetler çıktı ortaya kadınları eve kapatıp, kız çocuklarını cahil bırakmayı hedefleyen, ama nafileydi, sen kadınlara öyle bir özgürlük ve özgüven vermiştin ki; Bir Cumhuriyet kadını bir bilim insanı çıktı, binlerce "kardelen" kurtardı, yine senin ışığında. Görsen gurur duyardın. Öyle ya, kadınlara hep güvendin. Yerlerde sürünmeye değil, omuzlarda yükselmeye layık gördün. Ah be Atam, şimdi en çok kadınlardan korkuyorlar. Öğrendiğimizde öğretiyoruz çünkü. Korkuları bundan.

"Türkiye Cumhuriyeti, şeyhler,  dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz" derken de çok haklıymışsın Atam. Ne kadar tehlikeli olduklarını, bizi ortaçağ karanlığına taşıyıp, kadın ve çocuklara kabus yaşattıklarını görüyoruz bugünlerde. Onları yine senin yolunda, tarihin çöplüğüne atmak boynumuzun borcudur hiç endişe etme.

Annelerimiz, babalarımız, öğretmenlerimiz seni kalbimize koydular, biz de çocuklarımızın kalbine işliyoruz mıh gibi. Kimse söküp atamaz.

Yattığın yerde rahat uyu Atam, "Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır" sözünü hiç unutmadan, ilke ve devrimlerinden ayrılmadan, kurduğun Cumhuriyetin yılmaz bekçileri olmaya and içtik biz "Ne Mutlu Türküm Diyene" ile biten, Ruhun şad olsun.” İfadelerine yer verdi.