’60 yıl geriye mi gittik?’
AYDIN- Habertürk TV tarafından twitter’da paylaşılan “‘SON DAKİKA! Bahçeli: CHP-HDP ilişkilerinin incelenmesi, CHP Genel Başkanı’nın suç teşkil eden fiillerinin araştırılması için bir komisyon görevlendirdik” anonsu bomba gibi düştü.
Anonsu alıntılayarak yorum yapan Aydın Barosu Başkanı Av. Gökhan Bozkurt, “Bu işler için yetkili ve görevli olan kişiler Cumhuriyet Savcıları değil miydi? Komisyon nedir, Tahkikat Komisyonu mu? 60 yıl geriye mi gittik?” diye sordu.
Peki, Aydın Barosu Başkanı Av. Gökhan Bozkurt’un “60 yıl geriye mi gittik” diye anımsattığı Tahkikat Komisyonu neydi, neler yaptı?
İŞTE TAHKİKAT KOMİSYONU:
İktidar muhalefet ilişkilerinin iyice gerginleştiği 1960 yılının 7 Nisan’ında DP Meclis Grubu, bir bildiri yayınlayarak, CHP’nin ülkedeki bütün yıkıcı grupları çevresinde topladığını ve halk ile orduyu iktidara karşı ayaklanmaya kışkırttığını iddia etti.
Bu bildirinin ardından, iktidar partisi meclis grubu, TBMM Başkanlığı’na muhalefetin eylemlerinin soruşturulması için bir önerge verdi. Bu önergede CHP, halkı silahlandırarak iktidara karşı yasa dışı eylemlere yöneltmekle ve orduyu kışkırtarak siyasete alet etmekle suçlandı ve CHP’nin bu eylemlerinin soruşturulması istendi.
Ayrıca bazı basın yayın organları hakkında da soruşturma açılması istenen bu önerge, 18 Nisan’daki meclis oturumunda büyük bir çoğunlukla kabul edilerek yasalaştı. Yasaya göre, meclis içinden 15 kişilik bir Tahkikat Komisyonu kurulacak ve bu komisyon üç ay boyunca muhalefetin ve basının eylemlerini soruşturacaktı.
Tahkikat Komisyonu’na her türlü yayını yasaklamak, yayın organlarının basım ve dağıtımını engellemek, soruşturma için gerekli olan her türlü evraka el koymak, her türlü siyasal faaliyet hakkında önleyici kararlar almak ve hükümetin bütün araçlarından istediği gibi yararlanmak gibi geniş yetkiler tanınmaktaydı.
Ayrıca komisyonun alacağı önlem ve kararlar kesin olacak ve bu önlem ve kararlara hiçbir şekilde itiraz mümkün olmayacaktı. Hatta komisyonun karar ve önlemlerine karşı çıkanlar için bir yıldan üç yıla kadar ağır hapis cezası öngörülmekteydi.
Geniş yetkilerle donatılan ve çalışmalarını gizli bir biçimde yürütecek olan Tahkikat Komisyonu, ilk iş olarak partilerin kongre ve toplantı düzenlemelerini, siyasal etkinliklerde bulunmalarını ve yeni örgüt kurmalarını yasakladı. Aynı gün alınan bir başka kararla da komisyonun yetki, görev, karar ve çalışmaları hakkında yayın yapılması ve konuyla ilgili TBMM görüşmelerinin yayınlanmasına da yasak getirildi.
Tahkikat Komisyonu’nun bu nitelikleri ülkede geniş bir yankı uyandırırken, komisyonun çalışmalarına başlamasının hemen ardından İstanbul ve Ankara’da giderek genişleyen öğrenci protestoları başladı. 26 Nisan’da ise bu kez İstanbul Üniversitesi öğretim üyeleri yaptıkları bir gösteriyle iktidarın öteden beri uyguladığı baskıları protesto ettiler.
28 Nisan’da ise İstanbul Üniversitesi öğrencileri, üniversitenin merkez binasında bir toplantı düzenlediler. Ancak güvenlik güçlerinin toplantıya müdahale etmesi üzerine geniş çaplı olaylar çıktı ve bu olaylar Beyazıt Meydanı’na yayıldı. Burada yaşanan çatışma sırasında Orman Fakültesi öğrencisi Turan Emeksiz aldığı bir kurşun yarası sonucunda can verdi.